DSP
Diye bir parti vardı. Karaoğlan’la özdeşleşen Güvercinin kanatları kırık, yüreği buruk.
Rahşan hanım bile terketti yuvayı.
Yazık! Neydim, ne olacağım, hikayesi.
Rahmetli karizmatik idi. Ölünce aklımızda TİK’i kaldı.. Onun o tik’i bile yetiyordu bir zamanlar.
Şimdikilerde ne karizma, ne TİK var.. TABELA!..
MAHALLEDEN TERFİ..
Akçay mahalle iken de böyle danga dunga oluyordu da orta yerlere saçılmıyor muydu? Olmaz mı parsel parsel.
Mahallelikten, Beldeliğe terfi edince TESCİLLİ parselasyon işlemlerine kalkıştı birileri...
Kaç yıldır yazıyorum. Akçay’da kaydı kuydu olmayan, kimin nesi olduğu bilinmeyen kaç bin kişi var. Tek muhtarlık döneminde de araştırmıştım. 3 bine yakın kaydı kuydu olmayan insan yaşıyor. Hal böyle olunca durum vaziyeti böyle olur.
Emniyet Teşkilatı, Akçay’da çok kapsamlı bir çalışma yapmak mecburiyetinde..
Beline takan ben babayım derse, YASA masa delik deşik olur...
Bilincini yitirmiş bir adam etrafta VİCDANINI yitiren adam bulunur.. Yani bir bilinçsiz üç beş vicdansızı doğurur.
Bu nedenle Emniyet, bir bilinçsizi etkisiz hale getirirse, üç beş VİCDANSIZ yok olur.
Aslına bakarsanız Edremit Emniyet Müdürlüğü zor işleri başarıyor. Ancak kadro yetersiz mi? diye düşünüyorum.
Asayiş büro kadrosu süper beyinlerde donatılmış mesleğinin erbabı..
Balıkesir Valiliği bölgemizi masaya yatırmalı. Ne gerekiyorsa personel, araç gereç akışında bulunmalıdır.
Bölge TATİL BÖLGESİDİR. Huzur olmadığı yerde nasıl TATİL yapılabilir..?
Önümüzdeki yaz sezonu öncesi acil tedbir şimdiden alınmalı.
Akçay Belediyesi KORDON konusunda geç de olsa yerinde bir kararla yeni düzenlemeye gidecek.
Sarhoş yılanlar, zig zag yapmadan düz ilerlermiş. Yapılan araştırmalar bu yönde bilimselleştirilmiş.
Onun için huzursuzluğun başını önceden koparmalı.
Emniyet Teşkilatı şimdiden kolları sıvamalı..
Azrail ve Temel
Azrail, Temel’in yanına gelir ve: “kardeş vaktin tamam hadi gidelim” der.
Temel’de uyanık ya, yalvarır: “Bana 5 yıl süre ver, ondan sonra gel al canımı.”
Azrail, tamam der.
Temel’de kendi kendine pilot olursam beni havada yakalayamaz derken, 5 yıl sonunda azrail, pilot Temel’in yanına gelir ve: “vakit doldu gidelim” der.
Temel’de: “Şimdi canımı alsan, arkada 300 yolcu var. Onlar ne olacak?” der.
Azrail: “Oğlum hepinizi bir araya getirene kadar anam ağladı zaten...”
CEM – ALARA UZAN
Adamın adı çıkacağına canı çıksın derler ya..
Medyatik oldun mu yandın.
Donunun rengine kadar çarşaf çarşaf haberleri gezinir orta yerde.
Günümüzde, ALARA UZAN, kocası Cen UZAN’ı kimle aldattı?
Kimine göre bir Yunanlı ile, kimine göre bir TÜRK’le.
İster Cem-Alara olsun.
İster Fadime-Zülfikar.
Evli iseler.
Çocukları var ise;
İster medyatik olsunlar,
İster mahalleden.
Kişilik hakları diye bir yaşam hakkı var. Yasalarla sabit.
Çocukların onurları var.
Türkiye’de basın TERBİYESİZLEŞTİ.
Aile yapısına saygı kalmadı.
Bazı İslami bilimcilere göre;
Kur’an’daki ceza
Aldatma fiili ile ilgili ceza, suç sabit olmasına bağlı olarak şöyle açıklanabilir:
1- Eğer aldatma fiili, şikayet ve iddia edenler, karı-kocanın dışında başka kimseler ise, onlar iddialarını ispatlamak üzere 4 tane şahit getirmekle yükümlüdürler. 4 şahit söz konusu erkek ve bayanı tam anlamı ile cinsel ilişki halinde gördüklerini hakim huzurunda söyleyip, şahitlik yapmalıdırlar. Böyle 4 şahitle ispat edildiği zaman zina yapan erkek ve kadının her birine 100 değnek vurulması cezası verilir.
Eğer iddiacı kişi 4 tane şahit getiremez ise, bu defa o iddia eden kişiye iftiracılıktan dolayı 80 değnek vurulması gerekir. 4 şahidin tam ilişki halinde görmeleri hemen hemen mümkün değildir. Çünkü tam ilişkiden maksat, kılıcın kını içinde bulunduğu gibi gördüklerini söylemeleri gerekir. Bu mümkün değildir. Nitekim İslam tarihinde de pek mümkün olmamıştır.
İslam’ın zinanın ispatını bu türlü zorlaştırmasının ve ispatsız iddia edene 80 değnek vurulma cezası verilmesinin bir hikmeti olmalıdır:
İslam bu konuyu gündemde tutmak “Falanca zina yapmış” diye dedikoduyu istemiyor.
2- Kocasının iddiası: Eğer koca, karısının zina yaptığını iddia ederse ve 4 şahit getiremez ise, o zaman koca şöyle yapacak: 4 defa Allah’ı şahit göstererek, “Bu kadın zina yaptı” diye yemin edecek. 5’ncide, “Eğer yalan söylüyorsam Allah’ın laneti üzerime olsun” diyecektir. Kocanın bu yemini ispat sayılır. Ancak kadın bunu kabul etmez ise, bu defa kadın, 4 defa Allah’ı şahit göstererek, “Kocam yalan söylüyor” diye yemin edecektir. 5’ncide “Eğer kocam doğru söylüyorsa, Allah’ın laneti benim üzerime olsun” diyecektir.
Kadın böyle bir karşı yemin yaparsa, kocanın yeminli ispatı düşer. Kadına bir ceza verilemez ve sadece hakim o karı-kocayı ayırır, boşar... Eğer kadın veya erkek yalan yere yemin etmişlerse Allah katında günaha girmiş olurlar, tövbe etmeleri, af dilemeleri lazım gelir.
Eşlerin bu türlü 4’er yemin etmeleri ve lanetleme yapmalarına “Lian” denir. Nur Suresi 2-3. ayetleri bu konuyu açıklamaktadır.
Nisa Suresi’nin 15. ve 16. ayetlerinde; “Zina ettiğinden şüphelenilen kimseyi evden dışarı çıkarmayın, ona eziyet edin. Böylece baskı yapın. Tövbe eder de vazgeçerse affedin, bir ceza vermeyin” şeklinde beyanlar yer almaktadır.
Kur’an’ın amacı: Dikkat edilirse Kur’an-ı Kerim, sert kaldırıp yavaş vurma gibi bir yol izliyor. Zinanın ispatını zorlaştırıyor. Böylece zinaya ağır ceza öngörerek, tehdit ediyor. Ama ispatını zorlaştırarak cezayı imkansız kılıyor. Amaç, zinayı önlemek. Ama olursa da onu bir ayrılma sebebi sayıp, kişiyi Allah’ı ile ahiret hesabı ile başbaşa bırakıyor. Zira tartışmalarını gündemden çıkarıyor.
Çünkü ondan bir sülale ve de çocuklar lekelenip zarar görüyorlar, İslam bu zararı önlüyor..
ÇÜŞ
Amerika asker istiyor. Savaşan asker.
Kendisi gibi domuz avcısı, zannetti herhalde.
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Gençliğinde bilgi ağacı dikmeyen, yaşlılığında rahatlayıcı bir gölge bulamaz.
SENECA
BÜYÜTEÇ
Zeytinli CHP eski Meclis üyesi İlker Balık, Cuma sabahı beni aradı.
“Evimin önünde kurşunlandım, CHP’lilerden tık çıkmadı.
Arabasına kurşun sıkıldı diye tüm CHP’liler, İnceoğlu ile beraber ayağa kalktı. Okuyunca o gün duyduğum acıdan çok acı çektim” dedi.