BOŞUNA ZAHMET EDİLMESİN
Anayasanın yeni metni biryerlerde hazır bekliyor..Basılmamış olanı yani…Özgürlükler ülkesini anlatacak kitapçık…
Şimdi elimizde bulunan minik bir kitapçık…Birileri yazdı..Basılmadı..Basılmadığı için bazı kafalardan yumuşak sortiler yapılmakta..”Halkın onayacağı bir kitapçık yazacağız”
CAĞIZ…Yazılmış olan ne zaman cağız oldu acaba..Olur olur bal gibi olur..Basılmamış kitap nasıl toplanabiliyorsa…CAĞIZ da olur….
Mevcut kitapçığın 28 inci maddesi “ Basın hürdür,sansür edilemez”diyor..Halen elimizde olan.Yani basılmış Türk halkına dağıtımı yapılan kitapçık…
Basalıp,dağıtılanı takmıyacaksın,basılmayıp,dağıtılmayan kitabı tehlikeli bulup toplatacaksın..
Ve basın hürdür,sansür edilemez diyeceksin..
Kim arar seni kim arar, pardon kim takar seni kim arar diye şarkı söyleyeceksin….
Allah rahmet eylesin bir Yalova Kaymakamı vardı..Maçası sıkışan on yad ederdi….
Pazar günkü SÖZCÜ Gazetesinde EMİN ÇÖLAŞAN’ı okumayanları,okumaya davet ediyorum….
Basılmayıp,toplatılan kitaba on basar….
=====================000=====================
BÜLENT ARINÇ
Çok hisli,hemen duygulanıp,gözlerinden şebnem taneleri gibi yaş akıtan Başbakan Yardımcısı..
Hukukçu..
Kürsüye çıktığı zaman “ bende hukukçuyum,yapılanlar “ falan diyerek bir zamanların Adaletin zirvesini yerden yere vuran Siyasetçi..
Bugünlerde yine pek duygusal….O yumuşak sesi ile, basılmayıp,toplatılan kitap hakkında”bu çok şık bir olay değil. Henüz basılmamış bir kitap taslağına el konulmasını üzücü buluyorum,endişe ediyorum” diyebildi..
Hukukçu ya…Hukuk gözünde ayıbın ne olduğunu en iyi bilenlerden…
Üzülmüş…
Endişeliymiş!
Üzülme nedenini daha bir açsa!...
Endişe kelimesinin vahim bir duygu ifadesi olduğunu açık seçik ortaya serpiştirse
Üzülme sebebini ve endişesini Başbakan la paylaşsa!..Hukukçu kankaları ile masaya yatırıp
“ yahu biz insan haklarından basın özgürlüğünden mısralar okurken birilerimiz acaba bizim altımızımı oyuyurlar,bu işte bir bit yeniği olmasın”şeklinde endişe veüzüntüsünü takdim etse nasıl olur…
Eve biz de endişeliyiz sayın Arınç..Seçimi iki lokmalık dilim kalmışken,bu yapılanlar sizlerin altınız oyuyorlar gibi de gelmiyor değil aklımıza..Bu belkide sizlere karşı yapılan bir tuzak olmasın? Böyle düşünüyorken öte yandan Başbakan’nızını rahat tavırları,şiir okuduğu için kodesi atıldığı günlerin intikamımı alınıyor diye de başka bir sav akıllara geliyor..
Geliyor ama..Yine Erdoğan’nın kendi ağzından serzenişleri akıllara da gelmiyor değil..
“ düşünce ve ifade özgürlüğü hiçe sayılarak bende şiir okuduğum için kodese atıldım,bundan böyle ülkemizde düşünce ve ifade özgürlüğünü en üst seviyeye getireceğiz”tarzındaki söylemeleri de kulaklarda değilmi?
========================000========================
GÜNLÜK YAŞAM SESSİZ
Bir yandan yurt içindeki fokur fokur kaynayan kazanlar,öte yandan Arap alemindeki ALLAHUEKBER,sesleri…..
Günlük yaşamımızın sorunlarını kenara bırakmak zorunda kalmışlığımız….
Belediye hizmetlerinden kimse hesap sorar olmuyor..
Kamu dairelerinde hizmetler aksıyor diye kıpraşmalar hak getire…..
Seçim derdine düşüp,geceleri uykuları kaçan aday adaylarının yapcem,edivecem sevecen tavırları….
Ortalıkta mavi balina gibi insanları yutan zamlar..
Zaten pamuk yumağı koyun gibi sessiz sedasız önüne ne konursa onu yiyen toplum bilinci..
TV’lerin haber bültenlerinde, Ortadoğunun krallığınaı soyunmuş ülke olarak gösterilmek
Seçim ayakları nedeniyle birbirlerine” bırak bu ayakları” atışmaları…
Kışlasına çekilmiş,postal cilalayan paşalar…
Sessiz gemi…Hani meşhur bir şiir var ya…Bu liman falan..Mendil sallayarak vedalaşma..
Sessiz ve derinden….Halk bu durumda….
=====================00==============
ÇÜŞ
Hocaefendi 941 doğumlu imiş..Aynı tertibiz yani..Bendeniz 42.
Yani kuşak aynı….Ama! Allah ona yürü ya kulum demiş..
Almış başını taa yeni dünya ya gitmiş…
Gel be hocam..Ülkenin sana ihtiyacı var…Bizim kuşaktan zarar gelmez kimseye
Gel be hocam,gel…Mevlana Hazretlerinin dediği gibi gell..
====================000=================
BÜYÜTEÇ
Torba yasa tanıtım semineri…
Üç,beş kişiye anlatılmış…Torbaya giren girmiş,çıkan çıkmış.
Gitmeyenler haklı valla …Dinlese ne olur dinlemese ne olur?
Millet sokakta elleri arkasında gezmeye başladı…
===============00============
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Kel ilaç bilse kendi başına sürer.
ATASÖZÜ
==================00=============
LİBYA YA YAPILAN…
Tartışmaya açık bir konu bile değil…
Bir ülkeyi kendi iç sorunları ile teknolojinin son bulguları ile 6-7 ülkenin bir olup bombalaması,yerle bir etmesi..Hangi uluslar arası hukuka uygundur..
Bu ülkenin altına çomak sokup,halkı sokağa dökmenin ağa babası varmı yokmu?
Bu ülkenin insanları 40 yıl aynı şartlarda nasıl yaşadı da birden sokaklara döküldü..
Irak,a da,Saddamın mezaliminden sizi kurtaracağız,insan gibi yaşamınızı sağlayacağız diyerek işgal edilmedimi? Irak halkı şimdi paşalar gibimi yaşıyor? Neyi düzelttin..
Amaç,insanlık değil,insani duygular değil…Amerika nın ORTADOĞU’yu cebine koyma hırsı..
Suriye..En önde gelen sıradaki..Sonra..Sonra…
Türkiye,Nato üyeliği yüzünden kurşun sıkmayacağım dese de…Korku dağları bekler demişler….
Kuzey Afrika ve Ortadoğu nun altına odun atıp kazanı kaynatmanın adı kesinlikle İnsani duygular değil..Bunu bizim köy okullarındaki bebeler bile biliyor….
Türkiye yi yönetenler,birazda mesailerini Güneydoğu ya ayırsalar çok hayırlı iş yapmış olacaklar….
==========================00===============