HAKLARIN DARBESİ manşet
İnsan hakları deyince bu ifadenin bir başka açılımı olabilirmi?Daha nasıl bir tari yazılabilir.
İnsan
Hak..
İnsan haklarını, vermeyenlere karşı yapılabilecek girişimler DARBE kelimesi ile izah edilebilirmi?
Hak verilmez alınır derler ya…
Türkiye de insan haklarında konu açabilmek için, çok güçlü bir çene yapısına sahip olunmalıdır..
Devlet, İnsan haklarını ne yazıkki vatandaşına vermemektedir..
Hakları savunmak için yapılacak halk girişimleri DARBE kelimesi ile eş anlamda kullanılamaz..
TBMM, Türkiye Cumhuriyeti insanlarını kucaklayan,vatandaşının insan gibi yaşamasını sağlayacak üst düzey bir kurumdur.Bu amaçlarla kurulmuştur.
İnzan hakları…
Türkiye de insanlar tabir-i caiz ise başı boş bırakılmış bir topluluk olarak yaşamaktadır..
Bir vatandaşın hakkını aramak için gittiği bir DEVLET KURUMUNDAN hakkını alarak çıktığını görmeniz için,o şahsın saçları ağardığı zamanı bekelemek gerektiğini hepimiz biliyoruz…
Türkiye de halk ne yazıkki,çaresizliğe alışmış.hakkını almak için kesin umutsuzluk yaşadığından bireysel olarak hak arayamaz olmuştur..Sendika ve bazı sivil toplum örgütlerinin peşine takılır bu kurumların oyuncağı olmuştur..
Sendikalar,binlerce üyesinin onayını almadan iktidarın ya yanında ya karşısında olabilmektedir..Her iki şıkta da sendika olabilmenin kriterlerinin başında gelen üyeler hiçe sayılmakta,birtakım kuru vaadlerle ellerine pankart verilmekte,slogan attırılmaktadır.
İnsanlar,” hasta hakları bülteni”adı altında dağıtılan haklarının hiçbirisini kullanma imkanına ulaşamamıştır..Doktor seçme hikayesi gibi,,,,
İnsanlar, Bankaların oyuncağı olmuş,boyunlarını BANKAMATİK marka GİYOTİN’e teslim
Etmişlerdir….
İnsanlar,maaşlarından kesilmek üzere alma zorunda kaldıkları üç kuruş kredi için KARINCA DUASI gibi sayfalar dolusu sözleşmeye imzayı kefil eşliğinde atma zorunda bırakılmış olmaları yetmiyor gibi, Bankalar aralarında anlaşarak kafadan %15 faiz artırımına gitme yetkisine sahip olarak insanları yaşarken mezara gömme hazırlığındayken DEVLET ortada yoktur.
Bunun adına Türkiye de İNSAN HAKLARI denir..
Türkeye de gençler, geleceklerini kendi becerileri ile değil,dokunulmazlığı olan YÖK tarafından yönlendirilmekte, Mühendis olma hayali ile yaşayan genç BAYTAR olmaktadır.
Gençlerin haklarını savunan bir kurum varmıdır? Yok.Gençlere nasıl istikbal verildiğini incelemek için Danimarka,İsveç,Norveç gibi ülkeler mercek altına alma zahmeti gösterilmişmidir? Hayır..
Halk kendi toprağından Kilosu 7-8 milyona DOMAT yediği zaman,” benim halkım kendi toprağının mahsulunü yiyememe gibi duruma düşemez,düşürenleri,düşürürüm “diyen bir devlet anlayışı varmıdır? Yok.
Türkiye, yaşanabilir ülkeler sırasında YÜZ KÜSUR sırasında açıklandığı zaman nedenlerini açıklayan bir İKTİDAR sözcüsü ağzını açabilmişmidir? Hayır..
Türkiye de ki gibi yargılanmadan 3-4 yıl CEZAEVİNDE tutulan bir ülke vatandaşı varmıdır?Hayır.
İnsanların haklarını aramak için yasal yollardan bile haklarına ulaşmak için girişimde bulunduklarında karşılaştıkları muamele,bir Avrupa ülkesinde mevcutmudur?hayır.
İmza toplayarak haklarını müşterek arama çabasına girenlerin “ siz çetesiniz” ünvanı ile karşılaştıkları bir başka ülke varmıdır? Hayır.
Batının en küçük ülkesinde bile bir işçi emeklisi,senenin 10 gününü yabancı bir ülkeye giderek tatil yapabilirken Türkiye’nin işçi emeklisi komşu ilçeye gidebilmektemidir?Hayır.
Bu ve buna benzer haklarını alabilmek için yol gösteren bir kurum varmıdır?Hayır..
Bu haklarını sokakta arama gafletine düşenler DARBE HAKKI olarak yargılanabilirler.
Batıda HAYVAN HAKLARI KOMİSYONU varken bizim haklarımız sözde birkaç kağıt parçcasında tozlu raflarda durmaktadır..Yaşanabilir ÜLKE olabilmemiz için İNSAN HAKKI
Cümlesini CAMİLERİMİZDEKİ VAAZLAR dahil heryerde anlatmalı,İktidara eğitilmiş insanlar olarak ders vermemiz gerekmektedir..İnsan Hakları Kutsal Kitabımızda açık ve seçik
Yazmaktadır…Ilımlı İslam ülkesi tarafini yapan bugünkü iktidar en azından Kutsal Kitabımızı bir kez daha okumasını salık vermek HAK DARBECİSİ sıfatını kazanmamıza neden olmaz herhalde…AB KRİTERLERİNE UYMAK İÇİN çilingir
Getirmemiz gerekmezmi?Uydurabilmenin tek yolu…..
======================00====================.
BÜYÜTEÇ
KADIKÖY Belediyesi sesli olarak satış yapan seyyarlarlara
Savaş açtı ama her nedense HURDACILARA SÖZ GEÇİREMİYOR?!
==============00=============
ÇÜŞ
Anti BUNAMA hapı ülkemize de gelmek üzere imiş.O halde yaş haddi
Kaldırılsın.65’inden sonra mal satamıyanlar,kamuda görev verilmeyenler v.s
Derhal yasa değişikliğine gidilmeli..
==============000=================
BELEDİYE VE YOLSUZLUK manşet sol
Pazar günkü Yaygın basında Türkiye de Belediyeler bünyesinde 7 bin 817 yolsuzluk dosyası
Mevcut olup bunun:,%40’ı İMAR
% 2 İHALE
%11 PERSONEL İŞLERİ.. 7 bin küsur…Yokmu bunun bir çaresi? Yetim HAKLARI Beyannamesimi yazılmalı?
=================00=================
DUZ GAVURAH manşet sağ
Erdoğan,hitabetin kitabını yazan tek lider.Bu özelliğini her zaman yazmaktayım.
Son olarak yine damardan girdi..Elazığ da halka seslenirken CHP’ye gönderme olarak, mahalli bir deyimi kullandı.
“ durup durup duz gavuruyor”
Bu cümle ile ilgili yıllar önce anlatılan bir fıkra aklıma geldi..
Yalnız yaşayan bir kadının evine hırsız girer..Tıkırtıyı duyan kadın biraz da uyanık cinstendir.
Hemen başlar yüksek sesle:
“ Kalkim, kalkimde ……’a tuz kavurayım” diye devamlı söylenir.
Bu cümleyi duyan hırsız,merak eder nasıl tuz kavuracak diye..
Kadın, yorulmak bilmez gün ışığıncaya kadar yüksek sesle tekrarlar.
Gün ışığınca hırsız yakalanmak korkusu ile bir şey almadan,yavaşca sıvışır…
Eee Başbakan benzetme yaparda biz eksik kalırmıyız…..
=================00=================
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
İnsan, nefsini feda etmekle insan olur.
Somerset MAUGHAM
==============00==================
AÇ TOPÇU NASIL OYNASIN. ÇERÇEVE İÇİNDE
Kulube aktarılan paralar,topçulara gitmiyormu?Face book’ta okuyunca şaşkına döndüm.
Aynısını sizlerle Paylaşmak istedim..