YILDIZLARA FAL BAKTIRDIM…MI? Da  KADI ÇIKTI…… manşet

Cuma günü YARGIÇ VE SAVCILAR  başlıklı yazımda, çok ağır bir yükün altında bulunan bu kesimin geçim standartlarını  sorgulayan bir yazı yazmıştım..

Birkaç cümlesi şöyleydi.

“ Sosyal yaşamlarını nasıl sürdürmektedirler?Çoluğu çocuğu olanlar, çocuklarını hangi koşullar altında okutmaktalar? Taksitle aldıkları araçlarının taksitlerini ertelemeden ödeyenlerin sayısı kaçtır? Yılda kaç ayakkabı alabilmektedirler? Aile fertlerinin yaş günlerini hangi boyutta hediye ile kutlayabilmektedirler? Kaç yargıç ve savcının borcu bitmiş bir ÇATISI vardır?

Bir yargıç ve savcının sorumluluk yükü ile bir milletvekilinin sorumluluk yükü aynı mıdır?” şeklinde devam eden yazımı “Milletvekilleri kendi maaşlarını bir gecede açık arttırma ile yükselttiklerini hepimiz biliyoruz. Bir tane vekil elini vicdanına koyup, Meclise önerge vererek-Adaletimizin ana arteri olan yargıç ve savcıların yaşamlarını layik oldukları düzeye kavuşturmamız gerekir, acilen maaşlarında iyi bir düzenlemesinin acilen yapılmasını arz ederim- şeklinde bir önerge verenini gördünüz mü?-

Evet, bugünkü yazımın başlığını neden yıldız falı ile eşleştirdim, ona gelelim…

28 Ocak Cumartesi günü YAYGIN Basında bir haber… Hakim ve Savcılar yaptıkları toplantıda:

“ 1910 yılında bir KADI’nın maaşı 35 Osmanlı altını idi. Yani bugünün parası ile 23 bin TL.. Birkaç gün önce  kendilerine yapılan 80 TL zammın gülünç olduğunu” vurgulayarak tepkilerini koyarlarken benim birgün önce değindiğim esas konuya da değinmişler. “Biz başka bir ek iş yapamayız. Kendisine, ailesine yardımcılarına geçimini üstlendiği kişilere yetecek bir maaş olması gerekir”

Yani ben birgün önce Yıldızlara fal baktırmış gibi oldum… ABDAL MIYIM? NEYİM? Dışarıdan baktığınızda sanki ben yazımı bu açıklamayı yapanlarla birlikte yazdım, ya da onlar benim yazımı kopya ederek bu açıklamayı yaptılar…

Demekki içeriden ve dışarıdan hakim ve savcılarımızın yaşamlarını nasıl sürdürdükleri, cam gibi gözükmekte…..

Vekil efendiler hep kendilerine yontarlarken, etraflarını görmezlikten gelmeye devam ediyorlar. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın……

============================0000======================

SİYASET MİKROBİK VE BULAŞICI BİR HASTALIK      

Galatasaray Başkanı öyle bir  laf mı, gaf mı etti herhalde kendisi de bilmiyordur…

Ne dedi, Cim-bom’un başı..! “21 MİLYON Galatasary’lı AKP’ye oy verdi”…

O halde bu lig gerçekten ŞİKE batağına batmış durumda acilen İPTAL edilmesi gerekir….

Siyaset mi bize, biz mi siyasete rahat vermiyoruz anlamak mümkün değil… Yahu dini siyasete, ya da siyaseti dine alet ederiz… Sporu, siyasete , siyaseti spora alet ederiz…. Adaleti siyasete, siyaseti adalate alet ederiz…..

Siyasetin acilen tedaviye ihtiyacı var….. Hatta bu konuda etkili ve yetkili bir BAKANLIK dahi kurulabilir…. “SİYASETİ  BULAŞICI  ENFEKSİYONLARDAN KORUMA BAKANLIĞI”

Başkan daha önce, Başbakan’a tribünlerden yapılan saygısızlığı sözde telafi mi etmek iztedi de böyle bir YALAKA  kaynaklı cümle kurdu  bilemem…..

CİM-BOM  bundan böyle tüm maçlarında DEV  Bir PANKART yaptırmalı….. “HEPİMİZ AKP’LİYİZ” yazan…….

================================00==================

CİHANGİR……

The GUARDİAN Gazetesi malumunuz olduğu üzere dünyanın sayılı yayın organıdır.. Geçen hafta yaptırdığı bir araştırmayı açıkladı…

Dünya da yaşanası semtler arasında  İstanbul’un CİHANGİR Semti ilk 5’  te gösterilmiş…..

Cihangir çocukluğumu yaşadığım semt… İlkokula oradaki Türkiye’nin ilk özel, ilk-Orta ve LİSE  eğitimi veren bir okuldu…. Son derece elit ailelerin yaşadığı bir semtti….

Oturduğumuz sokağın adı SORMAGİR, apartımanın adı da SORMAGİR  idi….. Yıllar geçti bu semt tüm  kalitesini yitirdi…. Gay-Transseksüel, uyuşturucu, hayat kadınları ve PEZOLARIN  hegomanyası altına girdi…. Gayri menkul sahiplerinin yüzde 90’ı mülklerini sattı….

Ve yine yıllar geçti… Cihangir günümüzde yepyeni bir çehreye büründü… Yazarlar, sanatçılar, kaliteli restaurant ve Cafeler, Kültürel etkinliklerin yapıldığı mekanlarla bezendi… Avrupa’da değil dünya’da yaşanası 5 semtin arasına girdi……..

Demek ki istendiğinde oluyormuş….

İnsan ister istemez imreniyor….. Biz Kuzey Ege’nin kıyısında köşesinde yaşamaktayız.. Vazgeçtik  Avrupa, dünya hikayelerini kendi bölgemizde YAŞANASI BİR SEMT  yaratamadık…..

========================0000===============

NÜFUSUMUZ DÖRT NALA….

74.7 milyon olmuşuz… Bir yılda BİR  milyon artışı sağlamışız.. Büyük sözü dinleyen köklü bir milletiz..

Başbakanımız “en az üç çocuk” dedi…. Ve söz dinledik.. Genç ve yaşlı nüfusumuz arasında da büyük fark yokmuş….. Avrupa bu nüfusdan kortuğu için nazlanıyor.. Aramıza girseler boğulup gideceklerini bildiklerinden……

===================00============

ÇÜŞ

20 Bin TON  kaçak çay tüketiyormuşuz…. Toplam 225 bin ton

Harcamamızın 20 bini yani… Kaçakları yakalayan devlet ihale ile satıp yine

Piyasaya sürülmesine önayak oluyormuş!

“Ah o ihalede ben de olsaydım, açık ya da demli çay koysaydım”

=========================0=====================

DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER

“Okullar, hafta sonları ve akşamları da açık olsun”

By….Milli Eğitim Bakanı DİNÇER..

==================000================

BÜYÜTEÇ

MEMUR-SEN, Hükümete ONE MİNUTE  demiş…

Sandık önlerine gelince… .. “DONT VORRY, BE HAPPY”

===================00================

KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN

Atın ölümü, arpadan olsun…

ATASÖZÜ

====================00=============

BİR GAZETE VE OKURA SAYGI      

Bizim buralardan bir gaste….Logo yanında bir haber okuyorsunuz.. Bitirdiniz gözünüz bir alt satırları kaydı… Aa  …. yahu ben bu haberi hangi gastedee okudum diye ikileme düşüyorsunuz.. Hayır hayır haklısınız bir başka gastede değil aynı gastenin aynı sayfasında aynı başlıklı aynı haberi bir kez daha okutuyorlar… Okura saygı budur işte…

Ezberletene kadar, fotokopi yayını….. Aynı gaste hep bunu yapıyor son zamanlarda…..

Şimdilik LOGOSUNA  Dokunmayayım, belki kendi hatalarndan dönerler…….

===================0========================

EDREMİT AKÇAY CADDESİ

Orta refüje konan elektrik direkleri sayesinde ışıl ışıl oldu…. E-87’de aynen olacak inşallah….

Yolu sıcak asfaltlamaya ömürleri yeterse TCK’ya  15 Yılın mücadele plaketi vermeli…..

=================000=====================

ZEYTİNLİ-ALTINKUM- DENİZ DÜĞÜN SALONU

Sözleşmesi çoktan biten işletmeci nihayet terk-i diyar etti ve bu salonu boşalttı. Belediye şimdi SOSYAL Hizmet amaçlı bir tesise dönüştürme çabasında….. En iyi karar bu idi… Alkış  alır bu kararları….

=========================00=================

DARBECİLERİ YAĞLI KAZIĞA OTURTALIM!    

Bu cümle , bir Profösörün…. Yakın zamana kadar Cumhurbaşkanı Gül tarafından  “Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurul Başkanlığına atanmış, sonra istifa etmek zorunda kalmıştı….

Bir Prof..21. yüzyılda yağlı kazıklı bir ceza öngörüyor…. İdamı kaldıranlara ne ceza öngerecek onu merak ettim….. Bir Prof. Dünya kamuoyu önünde Türk’ü,  BARBARLAŞTIRIYOR…. Bu açıklaması ile yargılanmalı…..

=====================00===============