HER CAMİYE BİR AİLE
Mesela yani..Türkiye’de 150 bin cami olduğu ifade edilmekte…Van depreminden sonra evsiz kalıp, Van’ı terk eden ya da ettirilen toplam kaç aile var?
Van’ın tamamı boşalmadığına göre, bu 150 bin caminin bir kısmına birer aile yerleştirilse, misler gibi korunma altına alınabilirdi…Camilerin % 80’i klimalı günümüzde..Bir kısmı kaloriferli….Biraz da imam efendiler taşın altına ellerini sokmuş olur, “bugün Allah için ne yaptın? diye”sorulduğunda verilecek yanıtları olurdu…
AKÇAY KORDON
Yaz sezonunda belediyeden büfe, tezgah gibi ticari yer kiralayanlar, sezon bitiminde ENKAZI olduğu yerde bırakıp, tüymekte. İnsanlar denizi seyretmek yerine, enkaz seyretmekte ve bu enkazı bırakanlarla, bıraktıranlara iyi niyetlerini sunmaktalar!..Hayırlı işler canikom….
TEK ELDEN Mİ, TEK TABANCA MI?
Ankara, yerel yönetimleri de tek elden, tek tabanca yönetimi sessiz ve derinden giderek başlatmış durumdu…Belediye Başkanlarının yetkileri asgariye indirelerek, Ankara diplomalı sülörle idare siga siga başlamış vaziyette.
Her seçimden önce seçim kazanma uğruna hükümet eliyle kaçakları meşrulaştırma elektrik, su, telefon gibi altyapı hizmetleri götürme yarışları..Bir de başkanların “yerel yönetimleri güçlendirme” söylemlerinin tamamen tersinin yapılmasına tepkiler mevcut.
Yerel yönetimlere daha fazla güç verilmesini ifade edenlerin ağızların İSHOT sürülmüş,ve sürülmektedir. Yani Ankara’nın haberi olmadan havada ne karga, ne serçe uçabilecektir..
Tek adam, tek yönetim sistemi, başkanlık sistemi gibi insanları hazırlama safhası kademe kademe yol almaktadır…….
SGK manşet
Daha üç beş gün öncesine kadar Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı emekli ve çalışanları sorunların çözebilmek için BALIKESİR’in yollara taşlı şarkısını söyleyerek, 100 gidiş 100 dönüş Km. yapmak zorunda kalıyorlardı…
Edremit’te bu kurum Sosyal Güvenlik ünvanı altında hizmet vermeye başladı…Ancak küçücük bir apartman dairesi gibi yerde onlarca kişiye hizmet vermeye çalışıyor…
Müdür son derece iyi niyetli..İşi bilen, güleryüzlü, ileriye dönük bir çalışma zevki ile donanımlı…..Aslında Edremit büyük bir potansiyeli vurdumduymazlık yüzünden kaybetti.
Bölgenin merkezi haline gelmek varken şimdi sadece Edremit ve Havran yaşayanlarına hizmet vermekte….Yazık oldu büyük bir potansiyel göz göre göre uçtu..Şu günlerde bu kurum hala hizmeti hızlandırmak, daha zaman ve muamele bitirmek için BİNA BEKLEYİŞİNDE…BİNA…BİNA..Ali Aydınlıoğlu’na durumu telefonda anlattım..O, topu belediyeye atıyor…Falan felan….Binlerce insana hizmet vermek için mücadele eden bu kuruma neden üvey evlat muamelesi yapılıyor….?
TELEKOM
Üsta katta, hizmet sonlandırma dondurma bölümünde, vatandaşlar memur azlığından nerede ise kızamık çıkaracak..Çarşamba günü isyanın eli kulağında idi…Türkiye’nin en zengin kurumlarından olan ve bedava denilecek para karşılığı özelleştirilen bu işletme, memur takviyesi yapma zorunda…..
NAYLON POŞET
Gazete arşivlerine bir göz atarsanız, bu konuda çeşit çeşit başlıklar görürsünüz…Şu tarihten itibaren yasaklandı…Sona gelindi…Isınma turları başladı….
Bugün haber başlığı yazmamız gerekirse, ne tür bir cümle buluruz valla ben bilemiyorum..Anket mi yapmalı, yoksa kalsın mı, kalkmasın mı? adı ile referanduma mı gitmeli..
Kaldıran nasıl kaldırdı? diyerek bir zahmet bu kaldıranın mekanına gidilse nasıl olur…?
OKURA SAYGI, BAŞLICA GÖREVİMİZ DEĞİL Mİ? sol
Birçok illerden fazla günlük yerel gazete olma sıfatını kazanmış olmamıza rağmen, kalitenin yükselmesi gerekir değil mi?
Kuzey Ege Gazeteciler Cemiyeti kurucu üyesi olmam nedeniyle, özeleştiri yapma hakkına sahibim..Bu sebeple yapıcı eleştiride bulunuyorum..Geçenlerde iç sayfa kalitelerinin çok bozulduğu konusuna değinmiştim. Perşembe günü bir haber, okura saygının hiçe sayıldığını sergilemekte…Ajans haberinin altına gazete muhabirinin adının yazılması son derece çirkin.
Kelimesi kelimesine aynı bir haber, bir gazetede ajans menşeli, bir gazetede muhabirin adı..
İNTİHAL yani..Aslına bakarsanız uygulama basın suçudur….Sorumlu Yazıişleri Müdürü ve
varsa Editör’ün bu konuya el koymaması da meslek suçudur..Suça iştiraktir…
Özeleştirinin olmadığı yerde kaliteyi dürbünle arasınız bulamazsınız…..Geçtiğimiz yıllarda TBMM’nden, vekil danışmanlarının gönderdikleri faksları kendi haberi gibiymiş havası ile altına imza atan muhabirlerde vardı…Bu dönem böyle fakslar yok denecek kadar azaldı da,
kandırmaca bitti…
Lütfen okura saygı…Gazete ve Muhabir adını yine yazmıyorum. Ama olacak bir yenisinde yazmak zorunda kalacağım…Hem ağabeyleri, hem Cemiyet üyesi olarak bu görevim..
DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER
Bakan Çağlayan Balıkesir’de, kırmızı halı üzerinde yürümüş.
ÇÜŞ
Bir caniyi yarım ordu susturdu…..
Topkapı olayı…007 burayı çok iyi biliyordu, onu getirtselerdi 10 dakikada cani evreşeye yollanırdı.
BÜYÜTEÇ
Küçükkuyu Belediyes’ini can-ı gönülden kutluyorum.
Arıtma işini de başardı. Başlamak bitirmek demektir.
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Buğday başak verince, orak pahaya çıkar.
ATASÖZÜ
O, CANİ sağ
Libya asıllı, ama esas aslı terörist..
İstanbul’a turist olarak giriş yapıyor. Otele yerleşiyor. Ertesi gün Eminönü’nün meşhur yokuşunda bulunan silah ticareti yapan mağazadan pompalı satın alıyor..Burada dur ve bir sigara yak kardeşim..
Bu ülkede her isteyene bir paket sigara satar gibi silah satılıyorsa, bu teröristin hiçbir suçu yok…..Cephane gibi tüm malzemeleri alıp, soluğu SULTANAHMET’te alıyor..
Ve sen bu bir kişiye yarım ordu gibi ekiple 2 saat mermi sıkışması yapıyorsun..
Kapılarımız yolgeçenin hanı…Her önüne gelen vize alıp giriş çıkış yapıyor.
Sen bir ülkeye git ve gir…Sıkar mı?
Balık baştan kokar…..