AĞZI OLAN……
Haklı olarak konuşur..Konuşurda…Konuştuğuna hüküm eden beyni ya arızalıdır,ya da Deniz yıldızları gibi beyinsizdir…Adam gibi adam olsa konuştuğu yankı yapar..Ördeklerin yankı yapmayan sesleri gibi kendi konuşur,kendi dinler…Amerikalı Çince bilmez ama kendi dili ile konuştuğundan,herhangi bir Çinli onun ne konuştuğunu anlar…
Ne konuştuğunu bilmeyeni dinleyen,ise mikrodalga fırına konan üzüm gibi patlar..
=================00==================
21 HAZİRAN SALI
21 Haziran Salı günü,”Başbakan alevi demekten korkuyor”başlıklı yazımın bir bölümünde
“Alevi oyları nereden baksanız 15 milyon tutarmı?tutar.Siz kendi aranızda bir bütün müsünüz?zannetmiyorum.Alevi haklarını daima savunan biri olarak gerçekleri de görmemezlikten gelemem.Bir bütün olsaydınız bugün CHP tek başına iktidardı.Üstüne üstlük bir Alevi Başbakan la yola çıkmış olurdunuz.Başbakanın ağzından bir şeyler kaçtı,kaçıyor,kaçacak.Her kaçanı yakalamak insanları yorar.Bırakın o kaçırsın,o yakalasın”
Şeklinde yazmıştım,”
05 TEMMUZ Salı günü Hürriyette SEDAT ERGİN köşe yazısının başlığını”Alevi açılamının
Akıbeti meçhul” şeklinde yazmış…”Alevi kökenli vekil adayları AKP yönetiminde itibar görmedi..Alevi raporu masada mı kalacaktır yoksa söz konusu önyargıların dönüştürülmesi yolunda adımlarmı atılacaktır” dedikten sonra “HÜKÜMETİN Kürt açılımından sonra ALEVİ AÇILIMININ DA benzer şekilde belirsizlik içinde olduğu söylenebilir”diye noktalamış yazısını…Görünen köy kılavuz istemez…Benim 21 HAZİRAN DA YAZDIĞIM YAZININ 05 Temmuz versiyonu Hürriyette….Yazar çizer takımı böyle görüyürsa Ankara nın nasıl gördüğünü düşünmek bile abesle iştigal olmuyormu?
=====================000000===================00
ŞANS OYUNLARI
Salı günü yazdığım yazıyı yinelemekt fayda görmekteyim..Futbola baskın düzenleyen Adalet mekanızması acil olarak Şans oyunlarının tepesine binmesi kaçınılmazdır..Neler çıkacak neler?...Devlet devleti mıncıklasın görün bakın değneğin ucu nerelere gidecek…
====================0000==================
24 HAZİRAN CUMA
“ÇAKMA MAL”başlıklı yazımda,işportalarada üzüm salkımı gibi asılı bayan çantaları.Marka da yabana atılacak cinsten değil.Louis Vitton..Fiyatlar makul 35 TL çekiyor esnaf.25’e de alabilirsin.Aynı boyda bir VİTTON , 1,5 Milyondan aşağı değil.Ama burası Türkiye.Yasası bilem var.Çakma mal satılmayacak,üretilmeyecek diye…Türkiye de en kolay iş yasa çıkarmaktır.Yaz bir metin altına üç-beş imza al sana yasa….Çıkın çarşıya dünyanın en ünlü mamullerini bir kilo hıyar fiyatına alın” şeklinde devam eden bir yazı yazmıştım..
6 TEMMUZ Çarşamba günü Haber Türk’te bir haber,başlığı aynen şöyle”Marmarıs’te taklit ürün denetiminde arbede çıktı” Kozmetik ve tekstil firmalarına ait taklit ürünleri denetlemek isteyen kadın avukat darb edildi”
Balık baştan kokar derler…Devlet otoritesi baştan beri tavrını koymazsa olacağı bu..
Bir tane avukat darb da edilir..şeyde edilir…Devlet nerede devlet….Taklitte öyle başarılıyızki çok yakında çakma başbakan,çakma baktanlar bile üretebiliriz…
===========================00===============
SUÇ SABİT OLANA KADAR
Safsata, çoban salatası,maydonozlu küfte…Her konuda olduğu gibi ADLİ konularda bile
Hakimler son sözü söylemeden insanların biletleri kesilmekte.Lekelenmekte,adam kesmiş duruma düşürülmekte..
Ülkeye yönetenler son bir yılda belki 25-30 kere halkın önünde ya da ekranlarda” bir vatandaş suçu sabit olana kadar suçsuzdur” demedilermi? Dediler..
Ulusala bakın bakalım kazın ayagı böylemi?
İnsanı bileti kesilmiş bir cani,bir vatan haini,bir soyguncu durumda yazıp çizmiyorlar mı?
Türkiye de herkes savcı,herkes hakim olmaya başladı…
Adalet Bakanlığı artık,silkelenmeli..İnsanların haklarını korur tavır takınmak için hertürlü,yasa ve genelgelerle sahiplenmeli..
Dünyanın üzerine titrediği,insan haklarını artık kabul etmeli.ettirmeli..
MECLİSE OKSİJEN MAKİNESİ
Çoğu kez,uzun süren oturumlarda,Başbakan bile esnemekte,şekerleme yapmakta..
Esnemek, tıbbi olarak irdelenmiş ve” Oksijen ihtiyacı ve karbon gazını boşaltmak için yapılan bir fiziki eylem”olduğu saptanmış….Mecliste,her vekilin oturduğu masada mikrofon ve otomatik oylama butonu olduğuna göre birer oksijen maskesi konarak merkezi olarak takviye yapılsa nasıl olur?..Olur olur bal gibi olur..Bu yeni dönemde vekillerin hertürlü modern ihtiyaçları düşünülmüş,revizyona gidilmiş…Maske de konulsa fena olmaz.Fazla masraf da değil…..
=================================00================
ÇÜŞ
Türkiye den dönen bir Rus daha komaya girmiş..
Türk ceza kanunu…Anayasa dan önce bu ceza kanunu A’dan Z’ye değişmeli..
İçtihat falan hava gazı.Ne içtihatı..Kısa ve öz.Bir suçun adı soyadı konmalı…
Bakın ceza kanununa anlayabilirseniz aşk olsun…Kıvrak kıvrak cümleler,Don lastiği gibi
Uzayan varsayımlar…Teyzemin sakalı olsaydı eniştem olurdu gibi ihtimaller..
Nasreddin Hoca’nın türbesi misali her tarafı açık kapılar…..
====================00000==============
BÜYÜTEÇ
Kıyı kanunu?
O, da ne ?
Yenirmi? İçilirmi?
Kanun..İnsanoğlunun yazdığı kitap.
İnsanoğlu yazmış ama, kendisi için değil..Kendisini köle olarak görenler için.
===================000=================
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Eşek,eşeği ödünç kaşır
ATASÖZÜ
===============000================
MUHALEFET
Demokrasi gereği oluşan bir kurum….
Muhalefetin olmadığı yerde demokrasi olmaz..Dikta baş gösterir.
TBMM’inde olduğu gibi tüm Belediye Meclislerinde de “ MUHALEFET”gurubu vardır.
Bu gurup,görevini ifa etmediği süreçte demokrasiyi yaralama suçu işler.
Ne yazıkki menfaat çakışmasıdır….
Muhalefet yapmayan meclis üyesi mutlaka kişisel menfaatleri için çaba harcayıp meclise girmeyi başarmıştır….Amaç baştan bellidir yani…Yazık…
=======================000================