UCUZ KAŞARDA BOL HİLE KATKI MADDESİ
Gidi seni kurtlanmış kaşar…
Madalyonun tersi de var..
Hileli kaşarı yapıp, piyasaya sürenler arasında “HELAL GIDA” diye biryerlerini yırtanlar yoksa 48 yıllık bıyıklarımı kazıtırım….
Bu adam helalci, hiç olmazsa yediğimizi biliriz diyerek, HELALCİDEN alımlar arttıkça bu adam parasının üzerine para koyar….
Bu ve buna benzer hileli gıda maddesi üretenleri denetleyenler arasında da sahte helalciler olduğundan meydan boş kalmakta….
SUÇLARI BALYOZCULARIN YÜZLERİNE OKUNACAKMIŞ!
İki yıl önce, bir suçlunun hakları yüzüne söylenecek, avukat olmayınca ifade alınamayacak,
falan felan AB kriterlerine ayak uydurma safsataları..
Dün yukarıdaki başlığı Zaman Gazetesinde okuyunca, ya bismillah dedim..Yahu bir adamı suçlu diye deliğe tıkıyorsan, tabiî ki o adama neden dolayı içeri aldığını söyleyeceksin.
Bu haberin başlığını okuyunca sizler ne anladınız?
Ergenekoncu-Balyozcu-Kafesci diye sınıflara ayrılanların hepsi neyle suçlandıklarını bugüne kadar bilmiyorlar anlamını çıkartmıyor musunuz?
Ben bu Adaletten bir şey anladı isem arap olayım. Hem de kapkara arap cinsinden.
1961 Yassıada mahkemeleri zamanında bile 2010 yılının AB kapısında olan ülkeden daha yaklaşımcımıymış! Darbeci mahkeme hem de!
MUHTEŞEM YÜZYIL
Bol bol reklamları yapılan yeni bir TV dizisi.. 5 Ocak Çarşamba günü ÇÜŞ’lemiştim..
Nasıl eylemişim:
“Muhteşem SÜLEYMAN..Yeni bir dizi..
Saray hayatının entrikaları, Hristiyan, SULTANİYEGAHLARIN iç yüzleri.
Karışık bir zürriyetin iç yüzü.
Bugün yarın başlar eleştiriler.
O, onunla fingirdeşmemişti, falancayla kaynaşmıştı.
O, o marka şarap içmez falan yerden getirttiği üzümlerden özel yaptırırdı.
Seferim var bu sefere diyen, diyene..bekleyin görün. Tarihçimiz uyuyor mu?
Huuu…” şeklinde eylemişim..
Aynı gün ZAMAN Gazetesi’nin logo üstü haberinde “Dizinin fragmanını izleyen RTÜK’e şikayete koştu.” Haberi yayınlandı….Demedi deme…demiştim bile….
GÖRDÜĞÜMÜ-YAŞADIĞIMI-YAŞAYANLARI YAZARIM! sağ
22/11/2010 Pazartesi günü:
“Zeytinli ikizçay, çay boyu. Hani şu Akçay’dan giriş için yapılan köprü SEVGİ KÖPRÜSÜ çıkışı, yol demeye şahit lazım. Hamile kadın araç içinde mecburi doğum yapar.
Böbrek taşı olan masrafsız taş düşürür. Ayıptır” diye yazmıştım..BİR HAFTA SONRA yol kaymak gibi oldu.
29/11/2010 Pazartesi günü:
“Akçay Yenimahalle..Bu mahalleye belediye yetkilileri giremez diye bir tabela mı var?
Ben göremedim. Varsa lütfen yerini bildirin” şeklinde yazmıştım. DEĞİŞEN BİR ŞEY OLMADIĞINA GÖRE TEKRAREN YAZIRIZ..
Hal böyle olunca, AZERBEYCAN bulvarını da yazma hakkımız doğmuyor mu?
SİGARA VE VERGİ manşet
Sağlığımızı düşünen, bulunmaz hint kumaşı formatlı bu iktidar harikalar yaratmaya devam ediyor…Oturduğu yerden milletin tepesine oturarak devlet yönetmek böyle olur..
İnsanların gözünün içine baka baka sahtekarlık boyutlarında hizmet ne görülmüştür ne de görülecektir..
Kanser ve Kalp-damar hastalıklarına neden olan tek suçlu sigara gösterilerek, sigaraya sağlık vergisi getiriliyormuş..SGK’ya yük olan bu masrafı karşılamak üzere böyle bir zam kaçınılmaz görülmüş….
Sıkı durun….
Balıkesir’de bir ÖZEL HASTANE….
Kardiyoloji muayenesi ücretsiz..
Anjiyo ücretsiz.
Her türlü kalp ameliyatları ücretsiz.
Hem de kuruş ödemeden.
İlk muayene dahil..
Sintigrafi ücretsiz..(piyasası 400 TL)
Bu hastanenin adı bendenizde mahfuz. Körfezden öyle müşterisi var ki gittiğinizde kendi mahallenizde hissedersiniz…Bu yapılan operasyonların parasını kuruşuna kadar öderken yük olmuyor ama Üniversite hastanelerinde yük oluyor, Devlet Hastanelerinde yük oluyor.
Yeşil kartlılara katkı payı alıyorsun.
Peki…Yukarıda bahsettiğim hastanede kimler hissedardır?
Son bir yılda kaç milyar ödeme yaptın? Ödemelerin denetimi yapılmakta mıdır?
Bu çizgide olan kaç hastane vardır?
Bu iktidar insan düşmanı…Sağlık Bakanı beyzade gelsin birlikte açık oturum yapalım..
Mat mı-Şah mı görelim…
ÇÜŞ
Perşembe günkü HaberTÜRK Gazetesi’nin sür manşetini gördünüz mü?
Gündüz sokakta görseniz kaçacak delik arayacağınız bir suratın fotoğrafı..Bir cani.
Gasptan girmiş. Afla çıkmış.
Yine gasp yapmış, yine afla çıkmış.
Sonra 5 kişiyi öldürmüş.
Bir kadına tecavüz etmiş.
Dün serbest bırakılmış….
Bu bir devlet ayıbıdır..Devlet yargılanmalıdır.
Amerika’da böyle bir cani, bu evrenin havasını soluyamaz.
BÜYÜTEÇ
Zeytinli-Akçay sokakları köpeklerden geçilemez halde..
İki belediye bir olup bir hayvöan barınağı yapamadı.
Yazıyoruz diye hayvan zehirlemeye kalkışılmasın, bu kez dedektif tutup teşhir ederiz..
Çare üretin çare..
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Dört şey geri gelmez; Söylenen söz, atılan ok, geçen zaman, kaçırılan fırsat.
Hz. ÖMER
KIZILKEÇİLİ’DE BİR ÇARESİZ (sol)
Hüseyin Şişmanoğlu...
Kendi tapulu minik arsasına sözleşme gereği başını sokacak ev yapılacaktı.
Şimdi sokakta.
Evini yapamıyorsanız, BEDAVA TAHSİS ETTİĞİNİZ KUR’AN Kursunu boşaltıp ona verin.
Kursa tahsis edilecek yer yok diyemezsiniz. Cami var, muhtarlık binası var, eski okul var.
Bir insanı sözleşmesi olduğu halde, el konulan arsasına ya evi yapın, ya Kur’an Kursuna bedava verdiğiniz daireyi verin.
KUL HAKKI yemek, menfaat uğruna bedava daire tahsis etmekle eşdeğerdir!
