RP-DYP KOALİSYONU VE 28 ŞUBAT
Bu iki partinin koalisyonu döneminde, rahmetli ERBAKAN HOCA Başbakan idi.. Yıl 96… Hoca, Mısır, Libya, Nijerya turuna çıktı. Kaddafi’nin hakaretlerini dinledi… Ülkede büyük reaksiyon gördü… Aynı yıl
Susurluk olayı patladı.. Hoca bu olaya “fasa fiso” dedi.. Adalat Bakanı KAZAN “Aydınlık için bir dakika karanlık toplumsal eylemi” için “ mumsöndü oynuyorlar” dedi..
97 yılında, Hoca Başbakanlık konutunda tarikat liderleri ve şeyhlerle iftar yemeği yedi.. Aynı yıl Sincan Belediyesi KUDÜS gecesi tertipledi ve bu geceye İran Büyükelçisi davet edilerek CİHAD isimli tiyatro
Sahnelendi…. Basında büyük tepki topladı… 5 Şubat günü Sincan’da tanklar yürüyüş yaptı.
Olayların ardı kesilmeyince 28 Şubat günü MGK toplandı….
Bu toplantı sonrasında:
-Laikliğin Türk demokrasisi ve Hukukun teminatı olduğu vurgulandı.
-Tarikat okullarının denetlenmesi ve bu okulların MEB’e devredilmesi istendi
-Tarikatların kapatılması önerildi.
-Orduyu din düşmanı gösteren medyanın kontrol altına alınması istendi.
-Kıyafet kanununun uygulanması dile getirildi.
-Atatürk aleyhine yapılan eylemlerin cezalandırılması istendi.
Bunun üzerine Hoca bu MGK kararlarını önce “yumuşatılmalı”diyerek imzalamak istemedi ve sonra imzaladı.
21 Mart günü YARGITAY BAŞSAVCISI, RP’nin kapatılmasını öngören dava açtı.
18 Haziran günü HOCA, istifa etti……
19 Haziran günü Cumhurbaşkanı DEMİREL, Hükümetin kurulması görevini ÇİLLER’e değil, MESUT YILMAZ’A VERDİ….
30 Haziran da, YILMAZ-ECEVİT-ÖZKAN , Anasol hükümetini kurdular…
Ve sonrası Recep Tayyip Erdoğan HÜKÜMETİ Kuruldu…..
28 Şubat’ın, kısa bir CV’si… Geçtiğimiz gün Meclisin en genç AKP’li vekili, “çok darbeler gördük mesela 28 Şubat” cümlesini kurdu….
Bugüne kadar, hep darbe yapanlar yerden yere vuruldu….
Darbe sürecine nasıl? neden? kimler ? tarafından getirildiği sorgulanmamakta… En basit örneği 93 yaşındaki EVREN’in yargılanma kararı… Bu karara yanıt olarak Evren’in yanıtı içinde bu soruların bir takım yanıtları yatmakta.. Ne dedi Evren? “O günkü şartlar bugün olsa yine yapardım”
Yani, ülkeyi demokratik bir yöntemle yönetmek üzere seçimle işbaşına gelenlerin taksirleri darbeyi yapanlar kadar büyüktür….. Darbeler hangi ülkelerde olmuşsa, o ülke yıllar öncesine dönmüşlerdir.. Yani gerilemişlerdir……
Türkiye bugünlere çok ama çok büyük, mücadelelerle gelmiştir…. Atatürk ve arkadaşları yokluk içinde, hem içeride hem dışarıda uğraş vermek zorunda kalarak, Cumhuriyeti kurdular….
Bu ülke insanının huzura ihtiyacı var ve huzurlu bir yaşama layiktir….. Laik bir ülke olarak batıyla yarışı kazanmıştır…… Hala, dünle güreş tutulmakta ama yarın hangi rakiple güreş tutabilir diyen ne yazık ki yok…. Yarınlar bizim olmalı…. İnsanların dünya görüşleri aynı olmayabilir. Ancak kargaşa yaratarak
ülkeye zarar verecek boyutlara getirilmemeli…… Bir zamanlar dünyayı Kominizm rüzgarı etkisi altına almış hatta bu özenti haline bile getirilmişti.. Sonuç… Sizlere ömür….. Sadece şiddetin adı bugün FAŞİZM olarak anılmakta….. O rüzgarın getirdiği bulutlar Türkiye’de KOMİNİZMİ yerleştirebildi mi?
Şeriatta aynı akıbeti yaşadı.. Çok heveslileri vardı ama, Türkiye çizgisini silinmeyen bir kalemle yazmıştır.
Onun için, muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkmak için tek yürek olarak, dünyanın çirkinleşen yüzü ile mücadele etmeliyiz……… Her birey kendine yontarsa, ortaya bir eser konamaz…
============00=================
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Sarmısağını hesap eden, paçayı yiyemez
ATASÖZÜ
==================00==============
KIYI BELEDİYELERİ…….
Kış tarifesinde de, yaz tarifesinde de İLLER Bankası’ndan aynı bahşişi almaktalar… Bunu görmemek abesle iştigal…. Ama oldum olası hükümetler bu vurdumduymazlığı uygulamaktalar..
Mesela, körfezin en küçük TURİSTİK Beldesi… PELİTKÖY…. Yaz nüfusu ile Kış nüfusu arasında dağlar kadar fark var.. Bugünlerde gidin sokaklarda 3-5 kişiyi görürsünüz.. Sahil kesiminde belki de kimseyi göremezsiniz. Ya yazın…… Türkiye’nin bir çok ilinde yaşayan vatandaşların yazlık evleri mevcut… Bu belediye minnacık bütçesi ile nasıl hizmet verecek…. Su, çöp, sahil temizliği, çevre düzenlemesi, yol kaldırım yapımı, gerekli araç gereç temini….. İş baştan sakat kurulmuş….. Yani çocuk ölü doğmuş…
Burhaniye Merkez ilçe olsa ne değişecek.. Tam tersine bu yeni oluşumda Burhaniye Belediyesi sadece sokak aralarında temizlik yapacak… Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin taaa PELİTKÖY’deki caddeyi su basmış, yol çökmüş, çöp arabası arızalanmış nereden haberi olacak? Ne zaman bu yamaları yamayacak… Abesin önde geleni….
======================0===============
BEREKET TANRISI…..
Bu isimde tahta ve alçıdan yapılmış onlarca heykelcik Selçuk Meryem Ana harabelerinin girişindeki
Çay bahçelerinin önünde sergilerde serbestçe satılmaktadır….. Asırlar öncesine dayalı bir inanışın heykelciği.
Geçenlerde bu heykelcikten bir tanesi bir bayana kargo ile gönderilmiş. Polis alarma geçmiş.. Dava açılmış kargocular sorguya çekilmiş……
Gönderenin amacı kötü olabilir….. Ama siz satışı serbest olan bir inanışın simgesi heykelciği suçlu olarak niteleyemezsiniz…… Gönderen yakalandı varsayalım…. “Ben bunun kötü bir unsur olduğunu bilmiyordum tezgahtaki etikette BEREKET TANRISI yazıyordu, aynı zamanda bir üreme organı olması nedeniyle de ard niyetli olarak göndermedim, aynı zamanda kendi ürettiğim bir heykel değil, serbestçe satılan bir hatıra” şeklinde ifade verecek ve tabiî ki serbes kalacaktır… Bunca tantana neden sanki….. Görmemişin oğlu olmuş…….. (İstanbul’da birçok büyük işyerlerinde yöneticilerin masalarında da görebilirsiniz, bayan yöneticinin masasında görenlerdenim)
===========================000================
ANIT AĞAÇ
Yıllardır, yazarak çürümeye terk edilen yapayalnız 850 yıllık ÇINAR AĞACA, yalnız olmadığını hissetireceğim… Tek başıma mücadele verdiğimi gören TEK BİR İNSAN ÇIKTI.. HÜSEYİN ACAR.
Edremit İlçe Tarım Müdürü… Bürokratik prosüdürleri yerine getirerek KIZILKEÇİLİ KÖYÜ MUHTARI’NA TESLİM ETTİ.. Bursa Anıtlar Kuruluna gönderilecek bu rapor sonrası, İlçe Tarım Müdürü Hüseyin ACAR “ bakımını yapabilirsiniz” talimatı gelir gelmez her türlü imkanları seferber edeceğini söyledi..
Bu bakımın, bilimsel olarak ŞUBAT ayı sonuna kadar yapılması gerekiyor…..
Son yazdığım yazının üzerinden 15 gün geçmeden Sn. Acar’dan bu müjdeyi alınca duyduğum sevinci takdir edersiniz.. Kızılkeçililer şu şarkının CD’sini alıp, çay bahçesinde sık sık çalmalarını tavsiye edeceğim..
“Gölgesinde mevsimler boyu oturduğumuz
Hep elele vererek hayaller kurduğumuz
Kimi üzgün, kimi gün neşeyle dolduğumuz
O, AĞACIN altını şimdi anıyor musun?
O, güzel günler için bilmem yanıyor musun?
Attığımız tarih de çizdiğimiz o kalp de
Silinmemiş duruyor hepsi yerli yerinde”
=======================00====================
DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER
“Sarhoş da olsa yaya suçsuzdur”
By. YARGITAY
=================00==============
HAYVAN HAKLARI
Bir okurum, “Hayvan hakları yöremizde sadece KÖPEKLER için mi
geçerli” diye sormakta ve HAYTAP şubesini, mevcut derneğin mi
temsil ettiğini sormakta…. Okurumu son derece haklı buluyorum.
Bizim buralarda HAYVAN denince sadece KÖPEK akla geliyor….
Hak, verilmez alınır denir ama ağzı var dili olmayanlar ne yapsınlar
Dişleri ile almaya çalışıyorlar…………
=======================00=================
ÇÜŞ
Amerika bizden ürktüğü için teknoloji vermiyor diyen
Savunma Bakanı, bu konuşmasını bir lisenin açılışında söylemiş.
Dikkatimden kaçmıştı ben de konuşma yaptığı kürsüyü, Beyaz Saray
bahçesinde zannetmiştim….
=====================00================
BÜYÜTEÇ çerçeveli
Edremit Belediyesi Daire Müdürlerinden bazıları yazdığım bazı notlara
Anında yanıt verirlerdi… Kesildi…. Ne bilgi, ne yanıt neden acaba?
====================00================