ARI
Karıncadan biraz büyük, ama çalışkanlıkta eşdeğer minik hayvan karınca yeraltında yaşar. Gıda birikimini yeraltında depolar.
Arı, ya kendi ağaç gövdelerine ya da insanların onlar için özel yaptıkları odalara sahip tahta barınaklarla birikimlerini muhafaza ederler.
Karınca insana zararı olmayan, hatta yenildiğinde KARIN ağrısına iyi geldiği söylenir.
Arı, kendini korumak için iğneye sahiptir. Tehlike hissettiğinde bu iğneyi kullanır...
Arınn insanlar tarafından yapılan barınağın adı KOVANDIR..
Kovanda yüzlerce arı vardır. Haneye tecavüz hissettiklerinde yüzlerce İĞNELİ arı nefs-i müdafaya geçerler.
ARI, KOVAN ve TECAVÜZCÜ..
Tecavüzcü korktuğu için kendi çıplak elini kullanmaz. Eline çomak denilen ağaç dalı alır, KOVANA saldırır.
İşte o zaman kıyamet kopar..
Korkunun ecele faydası yoktur.
Başbakan yardımcısı ARINÇ, bey “Arı kovanına çomak soktuk” benzetmesi ile KOZMİK odaya yapılan müdahaleyi kısaca izah etmiş...
Kutlamak gerekir.. Kendi elini sokmamış, göndermiş bir hakimi “git elini arı kovanına sok, şöyle iyice karıştır bakalım” diyerek...
Silivri’ye alınan generaller için “bunlar iyi ki savaş yok, askerlikten nasiplerini almamışlar” diyen de aynı, ARI KOVANINA ÇOMAK sokturan da. Değil mi?
Biz Yüksek Gazetecilik’te okurken, “STENOGRAFİ” dersi görmüştük.
Şifreli kısa yazı. Konuşulanları bu özel ALFABE sayesinde atlamadan yazardık. Şimdilerde unuttuk. EL TEYPleri çıktı, mertlik öldü misali.
KOZMİK ODADAKİ belgeler şifreli olması gerekir .
HAKİM hukuk okumuş. Şifre çözümünden anlamaz.
Anlasa da ne yazdığını, yine de anlamaz. Yazan o şifreyi bilen bir iki kişi bilir..
Yani;
Amaç, KOZMİKİN şifresi önemli değil. Arı kovanına çomak sokmak işte budur..
Emniyetin KOZMİKİ yok mu? Çomağı bir de oraya sok. Ne kaliteli arılar, seni karşılayacak.
Aslına bakarsanız burada bir ifade dil sürçmesi var..
“KOZMİKİ ÖZELLEŞTİRİYORUZ” diyeceklerdi. SÜRÇTÜ...
Yabancı sermaye büyük teklif verdi..
KOZMİK, bundan sonra cildimizi, gençleştiren bir KOZMETİKLE güzelleştireceğiz...
Devlet tahvili gibi halka açıp, hisse senedi satmak yorucu iş, tek kalemde al DALIRI ya da AVROYU..
Vay benim ülkem vay...
Emin ÇÖLAŞAN dün yazısında “ordu KEVGİRE” döndü diye yazmış... Kevgir, elek!....
Orduyu, ordu yapan MİLLETTİR... Milletin kevgir olmaya hiç niyeti yok....
ÖZNAL ve HAVA KİRLİLİĞİ....
Sevgili Öznal, salı günü Yerel Basın’da yayınlanan basın açıklamasında HAVA KİRLİLİĞİNİ irdelemiş.
Dünyaca ünlü OKSİJEN deposu olan bölgemizi, insanlar ve ve onları yönetenler kirletiyorlar.
KATI ATIK çöp deposu yerleşim merkezinin nerede ise ortasında. Yıllardır yazıyorum. DALLAS’ta insanlar PİSLİK SOLUYOR, PİSLİK.
VİDANJÖRLER önüne gelen yere boşaltma yapıyorlar. MOK soluyoruz.
Bölgeye giren kömürler kontrolsüz, zehir soluyoruz, ZEHİR..
Yerleşim merkezi ile içiçe girmek üzere olan ARITMA ve Edremit çayına olan kaçaklardan bölgede oturanların BENİZLERİ soldu. SOLUK BENİZLİ oldular.
Sevgili ÖZNAL.
DALLAS’dan başlayacaktın, iki yıl oldu. Başlamak, bitirmek demektir..
Bir başlayabilseniz.
“GÜMÇED adı ile anılan icraatları bekliyoruz.
Basın açıklaması çare oluyor mu?
SES DERGİSİ
Son sayısında, 1960 yılında Edremit’te yayınlanan EDREMİT Gazetesi’nin fotokopisini ek olarak verdi.
SES, böyle giderse Almanya’nın DER SPİEGEL’i olacak.
Yani; Bürokratlar, siyasiler, iş adamları bu dergiyi okumadan mesaiye başlamayacaklar. 1960 Edremit Gazetesi’nde minik bir haber gözüme çarptı.
“AKÇAY’daki artezyenlerde KOLİ.”
Yıl: 2010... Akçay Belediyesi şehir şebekesine geçmek için bütün imkanlarını seferber etmek zorunda.
Toprak sünger gibidir. Emer, emer, emer..
Etrafı kanalizasyona bağlı olmayan hala KUBURLA depolanan MOK depoları ile dolu. Dallas çöplüğü yağmur suyunu yedikçe toprağa her türlü zehri veriyor.
KIZILKEÇİLİ moku nereye akıyor?
Sayın İNCEOĞLU’nun böyle bir proje üzerinde çalıştığını biliyorum. Finans zorluğu var. PROJE Ankara’ya intikal etti mi bilmiyorum, VEKİL BEYLER el atarlarsa!.
ÇÜŞ
Devlete, milletin gözüne baka baka “ifade vermeyeceğiz” diyerek meydan okuyanlara ÇOMAK sokamıyorsun ama KOZMETİK firmasını iflasa sürüklüyorsun. Sen yok musun sen...
BÜYÜTEÇ
2010’la beraber TEL-TEL ciltleri 24’ü buluyor...
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Biz, insanın devletleştirilmesini değil, devletin insanlaştırılmasını istiyoruz.
PASTALOZZİ
GÜNDEM
Daha düne kadar, her gün bir başka gündemle tek olarak geçiştirirdik, birkaç gündür gündem gündemlikten çıktı.
GÜNDEMLERE dönüştü..
Gökte bir öküz varmış adı PERVİN
Bir öküz de altındaymış yerin
Sen asıl iki öküz arasında
Tepişmesine bak şu eşeklerin
