1- Çocuğuma devlet belli bir maaş verecek. Ben de, (Bu tahakkuk ederse ilk maaşını, anneme vereceğim) dedim. Bu adak olur mu?
Sizin değil ki, annenize vereceksiniz. Çocuğa veriliyor, çocuğa harcanır. Kendinizin olsa verirdiniz, o ayrı bir meseledir. Bu, adak olmaz. Çünkü başkasının malıdır. Bir şey de yapmanız lâzım değildir.
2- Eshâb olmak için ne gibi şartlar vardır?
Peygamber efendimiz hayattayken âkil, bâliğ, müslümân olarak, Resûlullah efendimizin sohbetinde bulunma şartı vardır. Müslümân olarak, bir defa bile olsa Onu görmelidir. Kâfir olarak gören, sonra müslümân olan Eshâb olmuyor. Peygamber efendimizi görüp, müslümân olmayıp, Peygamber efendimiz âhirete intikâl ettikten sonra müslümân olan, ikinci dereceye düşer, tâbiînden olur. Yanî, müslümân olarak bizzat Peygamber efendimizin huzûrunda bulunacak. Meselâ Hasen-i Basrî hazretleri de tâbiîndendir. Peygamber efendimiz “aleyhissalâtü vesselâm”, Hasen-i Basrî hazretlerini gördü. O daha sabî idi. Peygamber efendimizin huzûrunda bulundu, ama görmedi.
3- Hanefî mezhebindeysek, dişimizi doldurtunca ne yapmamız lâzımdır?
Mâlikî ve şâfiî mezhebindeysek zaten problem yok. Ama hanefî ve hanbeli mezhebindeysek problem var. Çünkü gusülde ağızın içerisini yıkamak farzdır. Diş doldurulunca veyâ kaplatılınca [çeneye tutturulan dişler de gusle mânidir] mutlaka taklîd edilmesi lâzımdır. Hanefî mezhebindekilerin mâlikî mezhebini taklîd etmeleri lâzımdır. Dört mezhebde de guslün, abdestin alınışı, namâzın kılınışı aynıdır. Dişini doldurtan, ilk gusül gerektirdiği zamân, (Niyet ettim Allahü teâlânın rızâsı için gusül abdesti almaya, mâlikî mezhebine uymaya) diyecek. Vücûdunu yıkarken her tarafını ovacak. Başını yıkarken saç diplerine suyu ulaştıracak. Abdest alırken de, elini veyâ yüzünü yıkarken, (Niyet ettim Allahü teâlânın rızâsı için abdest almaya, mâlikî mezhebine uymaya) diyecek. Başın tamamı mesh edilecek. Namâz kılarken, meselâ, (Niyet ettim sabah namâzının sünnetini kılmaya, mâlikîye uymaya) denilecek. İlk sıralarda hâtıra gelmese bile, gusül aldıktan sonra, (Bu guslü mâlikîye uyarak aldım), abdest aldıktan sonra [başın tamamını mesh etmek kaydı şartıyla], (Bu abdesti mâlikîye uyarak aldım), namâzı da kıldıktan sonra, (Mâlikîye uyarak kıldım) deyince yine sahîh olur.
4- Muhammed ismini koyduğumuz çocuğa nasıl hitap etmemiz gerekir?
Çocuğa Muhammed demek edebe uygun değildir. Bunun için de ecdâdımız, Muhammed ismini Mehmed olarak telâffuz edermiş. Mehmed olarak veyâ diğer ismi ile çağrılır.
5- Serpil ismi konabilir mi?
Kötü bir anlamda değil, konabilir. Ama başına, Eshâb-ı kirâmdan, sahâbîye olan hanımlardan bir tanesinin ismini koyarsanız, yarın şefâate kavuşur.
Ebû Abdullah el-Basrî “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyorlar ki: Kişinin aklı, hilmi ve yumuşaklığı, cömertliği, ayıplarını örter. Her hâlinde doğru olması, onu kuvvetli kılar.