1- Allah yazdıysa bozsun demek, Allahü teâlânın takdirine itiraz mıdır?
Bu, o mânada söylenmiyor. Halk arasında çok yaygındır. Küfür değildir, Allahü teâlânın takdirine itiraz da değildir. Yani Allahü teâlâ kötü şeylerden hepimizi muhafaza eylesin meâlinde söyleniyor. Başa geldikten sonra, (niye bana bunu verdin?) denirse, bu itirazdır.
2- Cep telefonu çalgı âleti midir?
Cep telefonu, bilgisayar, radyo, televizyon, bunların kendileri çalgı âleti olarak imal edilmiyor. Fakat bunlar çalgı âleti hâline dönüştürülebilir. Bunlara müzik yüklenip, dinlenirse çalgı âleti olur.
3- Her gece ve Cum'a günü dikiş dikmekte bir mahzur var mıdır?
Dînen bir mahzuru söz konusu değildir.
4- Kaza borcu biten bir kimse, tekrar kazaya niyet etse bid'at mi işlemiş olur?
Hayır. İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe hazretleri kırk sene sonra abdestin edeblerinden birisini öğrenince, kırk senelik namazını iâde etmiş. Onun için biz ölünceye kadar sünnetleri kılarken hep kazaya niyet edelim. Kazaya niyet edince zararımız olmaz. Eğer kaza borcumuz yoksa, onlar otomatik olarak nafileye dönüşür.
5- Meleklere selâm verilir mi?
Namazda selâm verirken kirâmen kâtibîn meleklerine selâm veriyoruz. Eve girerken de, evde melekler oluyor diye, (Selâmün aleyküm) diye selâm vermelidir.
Süfyân-ı Sevrî “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyorlar ki: Hatâların, günâhların için ağla, Refîk-i âlâ ehlinden olursun. Allahü teâlâdan gâfil olma. Çünkü Allahü teâlâ senden gâfil değildir.