1- Bakkaldan alış veriş yapınca, para yetmeyince sonra verirsin diyorlar. Böyle durumlar uygun olur mu?
İtimâd ediliyor ve güveniliyor. Alış veriş tamam olmuş. O borcu sonra götürür verirsiniz, onun bir mahzuru yok.
2- Câmiye Kur'an-ı kerim öğrenmeye gidince çok bid'at işlendiğini görüyorum. Onları ben dinlemiyorum, nasıl hareket edeyim?
Alt yapınız oluştuğu için bid'atleri görmeye başladınız. Dinleyene anlatır veya kitap verirsiniz.
3- Küçük çocukları kabristana götürmek uygun olur mu?
Üç, beş yaşındaki küçük çocukları kabristana götürmemelidir. Çünkü sabîdirler. Bizim görmediklerimizi onlar görür. Azâblı birisini görürse korkar, çocuğun kimyası bozulur. Onun için mümkün mertebe sakındırmalıdır.
4- Teheccüd muhakkak uykudan uyanarak mı kılınmalıdır?
Teheccüd uykuyu terk etmektir. Diyelim ki, bir kimse rahatsızlığı sebebi ile gündüzleri uyudu, gece uyumuyor. Teheccüd vakti namaz kılarsa, teheccüd namazı kılmış olur. O vakitte kaza namazı kılınınca, teheccüd yerine de geçer.
5- Türbelerde şeker dağıtmak uygun mudur?
Sadaka oluyor. Alan kimse zengin ise hediye oluyor. Hediye verince de, sadaka verince de bir sevab hâsıl oluyor. Bu da orada yatan zâta hediye ediliyor. Bunun bir mahzuru yoktur.
Mâlik bin Dînâr “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyorlar ki, Bahar yağmurları yeryüzünü yeşillendirdiği gibi, Kur'ân-ı kerîm de kalbin yağmurudur ve onu canlandırır.