KATIRCININ İHÂNETİ
Yayınlanma :
14.04.2013 21:19
Güncelleme
: 14.04.2013 21:19
“Peygamber Efendimiz” Medîne'de bir ara, Mektup yazıp gönderdi bâzı hükümdârlara. Lâkin bu mektupları götüren sahâbîler, O yerlerin dilini hiç bilmiyor idiler. Ama Resûlullah'ın bir mûcizesi ile, Hep âşinâ oldular herbirisi o dile. Hattâ o topraklara basar basmaz ilk ayak, O Dili konuştular bir mûcize olarak. Yine Zeyd bin Hârise hazretleri, bir kere, Kirâ ile katırcı tutup çıktı sefere. Ve lâkin o katırcı, Ona edip ihânet, Öldürmek isteyince, istedi biraz mühlet. Ve orada kılarak iki rekât bir namâz, Allahü teâlâya eyledi şöyle niyâz: (Resûl’ün hürmetine yâ ilâhel âlemîn! Bu zâlimin şerrinden sen beni eyle emîn.) O esnâda oraya, biri girdi âniden. Katırcıyı, kılıçla öldürdü vurup hemen. Buna, “Zeyd bin Hârise” memnûn oldu bir nice. Ona, “Kim” olduğunu suâl etti hemence. O ise cevâbında dedi ki: (Ben meleğim. Sen duâ ettiğinde, yedinci kat gökteydim. Vaktâ ki duâ ettin Resûl’ün hâtırına. Rabbimizin emriyle yetiştim yardımına.) Yine Resûlullah'ın sevgili eshâbından, Sefîne hazretleri var idi ki o zaman, Bir gazâya giderken bu sahâbî, bir ara, Ordudan ayrılarak, “Esîr” düştü rumlara. Sonra, bir fırsatını bulup kaçtı oradan. Ve islâm ordusunu aradı hiç durmadan. Bir gün gidiyordu ki çok ıssız bir alanda, Koca bir “Arslan” çıktı karşısına o anda. Tam saldıracaktı ki kendisine o arslan, Hayvana, şu şekilde hitâb etti o zaman: (Ben, Peygamberimizin hizmetçilerindenim. Onun askerleriyle bir gazâya giderdim. Biraz ayrılmıştım ki ordumuzdan bir ara, Tenhâda yalnız kalıp, esîr düştüm rumlara. Şimdi ise kurtulup, ordumu arıyordum. Bir an önce onlara yetişeyim diyordum.) “Arslan”, Resûlullah'ın ismini işitince, Durdu ve insan gibi mahcûb oldu bir nice. Yüzünü ve gözünü sürerek Ona hattâ, Sanki özür diledi kendisinden âdetâ. Düşmandan kendisine herhangi zarar, ziyân, Erişmesin diye de ayrılmadı yanından. Ne zaman ki göründü islâm mücâhitleri, O zaman kendisinden ayrılıp gitti geri. Haksız olduğunu anlayıp mücâdeleden vazgeçen kimseye, Allahü teâlâ Cennetin kenar yerinde bir ev binâ eder. Hadîs-i şerîf