Keffâret-i namâz diye birşey var mı? Varsa niçin kılınır?
Bu (Keffâret-i namâz)ı da yanlış anlatıyorlar. Kazaya kalan namaz borcu olan bir kimse, (Keffâret-i namâz) ismi ile bilinen bu namâzı kılınca borçların hepsini ödermiş!... Öyle bir durum söz konusu değil. Kitâplarda anlatılırken buyruluyor ki, Ramazân-ı şerîfin son Cum'ası, Cum'a namâzından sonra, yani öğleden sonra, (Keffâret-i namâz) olarak dört rek’at kılınır. Fâtihadan sonra, her rek’atde bir Âyetelkürsî ve on Kevser sûresi okunur. Bu namâz, kazaya kalan namâzların silinmesi için değil, sadece namâzları vaktinde kılmama ve geciktirme günâhları için yapılan tövbenin kabûlüne vesîle olur. Çünkü namâzı vaktinde kılmadığımız için geciktirdik. Bu geciktirmek de günâhdır. Bunun için de tövbe istigfâr etmek lâzım. Bu tövbenin kabûl olması için kılınıyor bu namaz. Yoksa, (Keffâret-i namâz) kılmak sûretiyle borçlar afv edilmiyor. Niyyet ederken de, (Kazaya bıraktığım ve kazasını geciktirdiğim namâzların, günâhlarının affolması için, bu namâzı kılmaya) diye niyyet ediyoruz.