1- Haccım kabul oldu mu, olmadı mı diye çok üzülüyorum. Neler söylersiniz?
Vesvese etmemelidir. Hacda esas dikkat edilecek üç husûs var: Arefe günü Arafâtda vakfeye durmak, ihrâma girerken niyyet etmek ve kurban bayramının birinci, ikinci, üçüncü günü içerisinde farz olan haccın tavâfını [farz tavâfını yapmak]. Bu üç farz yerine geldikten sonra, şeytân taşlamada olsun, menâsikde olsun hatâlar olmuşsa, bu hatâlar [nasıl namâzın içerisinde hatâlar olduğu zamân secde-i sehv ile telâfi ediliyor ise] sadaka vererek, kurban keserek telâfi edilir. Dolayısıyla haccımızın kabûl olmamasına bir mâni yok. Hele Arefe günü [Zilhiccenin dokuzuncu günü] gerçekten o gün Arafâta da çıktıysak, endişe etmeye gerek yok.
2- Hacdan geldikten sonra toplantılar yapılıyor ve orada dedikodular oluyor. Gitmek istemiyorum. Yanlış mı yapıyorum?
Hacca gidip gelmek şart değil ki. Hac edene mi günâh işlemek kötü? Namâz kılana kötü değil mi? Müslümân günâh işlemez, işlediği zamân da hemen tövbe istigfâr eder. Dedikodu her zamân harâm. Gidilmediği zamân onlara da emr-i marûf olur.
3- Hacdan gelince dâmâdlar elimi öpüyor. Bu uygun olur mu?
Öpebilir, ama genelde Anadoluda anne bile elini öptürmez. Ama öpmesinde herhangi bir mahzur söz konusu değildir. Yanî dâmâdlar el öpebilirler.
4- Karı koca görme engelliyiz. Kocam hiç görmüyor, ben biraz görüyorum. Sabah namâzında ters istikâmete durduğunu fark ettim ve tekrar kıldırdım. Yanlış mı yaptım?
O konuda mesûl değilsiniz. Yanî kendiniz tahmin ettiğiniz, bulabildiğiniz istikâmetde kılarsınız. Sizin ikâz etmeniz iyi olmuş. Ama kimse yok ise tahmin eder, şu taraf kıble istikâmeti olması lâzım diyerek döner. Ters istikâmete dönmüş olsa da, kıldığı namâz yine sahîhdir.
5- Yatarken salât-i tefriciye okuyabilir miyim?
Salât-i tefriciye bazı kitâplarda bildirilmiş. Salevât-i şerîfe, kelime-i tevhîd ve diğer tesbihatları gücü, kuvveti yerinde olanın yattığı yerde söylemesi uygun olmaz. Ama bir kimse felçlidir, kalkamıyordur, yattığı yerde kelime-i tevhîd söyleyebilir. Hatta gece yatarken okunacak duâlar bile var. Kitâplarda yazıyor. Dolayısıyla yatarak da bunlar okunabilir. Ama gerçekten yatalak olan, yattığı yerden kalkamayan bunları söyleyebilir. Değil ise, edebli davranmalıdır.
Abdullah bin Mübârek “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyorlar ki: Allahü teâlâya isyân ederken, Onu sevdiğini açıklarsın. Bu ise kıyasda acâibdir. Eğer sevgin doğru olsaydı, Ona itâat ederdin; çünkü seven, sevdiğine itâat eder.