1- Bir kadının gittiği kadın doktoru mütehassıs değilse, erkek doktora gidebilir mi?
Mütehassıs değilse, o işi bilemiyorsa gidebilir.
2- Gittiğim bir toplantı var, burada Kur’ân-ı kerîme saygı gösterilmiyor, bu toplantıya gitmemeli miyim?
Gitmemelidir. Allahü teâlânın kelâmına saygı gösterilmeyen yerde feyz ve bereket olmaz. Orada istifâde, ilm olmaz.
3- Kabirdeki süâller arabî imiş, biz arabca bilmediğimize göre orada durumumuz ne olacak?
Kabrde sorulacak sorular arabîdir. Arabî, aynı zamanda Cennet lisânıdır. Cenâb-ı Hak herşeye kâdirdir. Herkes bunu bilecek.
4- Namazı hoparlörle kıldıran imâm, Fâtihayı bitirince, cemâat (Âmîn) derse, namaz bozulur mu?
Hoparlörden çıkan sese (Âmîn) diyoruz. İmâmdan başkasının okuyuşuna cevâb vermek, bizim namazımızı bozar. Böyle durumlarda, gerideysek öndekine tâbi' oluruz. Sesine de cevâb vermeyiz. Veyâhud da, erken gidip ön safda yer almaya çalışılır ve imâmın sesini duymuş oluruz.
5- Şâfi'î mezhebinde olanlar, cemâ'atle namaz kılarken geç selâm verir demiştiniz. Bunu açıklar mısınız?
İmâm sola selâm verince sağa, ondan sonra da sola selâm verilir. Yani, imâmın gerisinden gelinir. Şâfi'î mezhebinde bu kadar bir ayrıntı vardır. Hanefi mezhebindekiler imâmla birlikte selâm veriyorlar.
Atâ-i Horasânî “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyuruyorlar ki; Sonunda dünyâdan ayrılacağınız için, kendinizi ondan ayrılmış kabûl ediniz. Bir gün mutlaka tadacağınız için ölümü tatmış gibi olunuz.