1- Annem vefat etti. Defn ettik. Sudan korunması için etrafına beton attık. Bir mahzuru oldu mu?
Tuğlayla da örülebilir, taş da kullanılabilir. Câizdir. Herhangi bir mahzuru söz konusu değildir. Yukarıdaki betonun, aşağıdakine bir zararı olmaz. Tedbir alınıyor. Sel gelip de, kabrin içine su girmesinden korunuyor.
2- Annem, kadınlarla kendi aralarında umreye [kredi çekerek] gidecekmiş. Emekli mâaşından ödenecekmiş. Bir kanalda da buna câiz denmiş. Bu konuda neler söylersiniz?
Müftü çok şimdi. Herkes müftü ya, herkes fetvâ veriyor ya... Bir kere kadının mahremsiz olarak farz olan hacca gitmesi câiz değildir. Umre, nâfile bir ibâdet. Mahremsiz gitmek harâmdır. Kredi çekilince de, ibâdete harâm sokarak götürüyor. Bu da küfür olur. Îmânı tehlikeye sokar. Allahü teâlâ muhâfaza buyursun! Yapılacak tek şey, hemen bundan uzaklaşmaktır.
3- Fâtihadan sonra (Âmîn)i sesli mi söyleyeceğiz?
Kendi duyacağımız bir sesle söyleyeceğiz.
4- Kızım liseye gidiyor. Öğle ile ikindiyi, ikindi vaktinde cem edebilir mi?
Eğer başka çâresi yok ise, bütün çârelere başvurdu, baktı ki kazaya kalacak, akşama on dakika kalsa bile cem ederek kılabilir.
5- Piyangodan çıkan para ile alınan kurbanlık hayvanın eti yenir mi?
Harâmdan gelen para ile ibâdet yapmak çok tehlikelidir. Meselâ bir kimse günâh işler, bunun günâh olduğunu da bilir, tövbe ve istigfâr eder, kurtulur. Ama bunu ibâdete karıştırırsa, günâh olmaktan çıkıyor, küfür oluyor. Yani bir kimse, yüzde yüz harâmdan olan bir şeyle ibâdet yapmaya kalktığı zamân [meselâ yüzde yüz harâm para ile hacca gitse, umre yapsa, kurban kesse, zekât verse] küfür olur. Îmânı tehlikeye sokar. Allahü teâlâ muhâfaza buyursun! Yüzde yüz harâmdan olduğunu bildiğimiz hâlde bize bir şey gelmiş olsa, bunu yemek câiz olmaz. Bu tip olan yiyecekler fakîre verilir. Dînen fakîrseniz, oradan kurtarırsınız.
Piyangodan çıkan para, kendi parası ile de karıştı ise, buna (habîs mülk) denir. O zamân verdiği alınır, ikrâm ettiği de yenir. Bu hükümler içinden hangisi ise, ona göre hareket edersiniz.