KAZDAĞLARI’NI HER YERDE TANITMAYA ÇALIŞIYORUM 90 DAKİKADA SERGİ-GÖSTERİ VE SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRİYORUM EN SON İZMİR’DE BU HAFTA KIRKLARELİ’DE DAHA SONRA BURSA’DA OLACAĞIM Fotoğraf koçu Haşmet Demirbil Yunanistan ve Bulgaristandan sonra Türkiyemizde ilk kez İZMİR’den (İFOD) Fotoğraf dernek başkanı Doç.Dr.Bayhan ÖZDEMİR davetlisi olarak Alsancak dernek binasında 41 adet fotoğraf sergilenirken, slayt gösterisi ve söyleşimiz mükemmel geçti. Konuyu şöyle açıklayan Demirbil, İzmirde Tedavi gördüğüm sıralarda, Kazdağı milli parkın Resmi Alan Klavuzu(rehber) oluşumda dikkatimi ceken bir husus, ziyaretçilerin genelde, dağın zirvesinde Bir Kafeterya veya Heykeller,Tapınak gibi bir görselle karşılaşacakları veya Bursa Uludağ, Manisa Sipil dağı veya Karadeniz dağları ile kıyaslama yaparken Mitoloji öykülerini bilgilendirerek başka keyif aldıklarını gözlemledim. Bu nedenle tedavime de yararlı olabilecek bir proje türeterek Homerosun kitabında anlatılan Bin pınarlı İda-Kazdağlarını fotoğraflarla, Fotoroman iceriginde anlatmayı tercih ettim.Kendi kendimin Sponsoru olarak 41 ad 60x60 eser gerçekleştirdim ve ayrıca Slayt gösterisi haline getirdim.Tabii bu konuda Edirne’de, Serdar Akyay fotoğraf dostumda bu konuda bir hayli yardımcı oldu. Sergiyi ilk kez Yunanistan’da gösterirken bir şey dikkatimi çekti. AB ülkeleri Mitolojiyi henüz ilk okul çağlarında ders olarak vermekte bizlerden daha bilgili bir geçmişine sahip olan kuşak yetiştirmektedir.Bu nedenle bende Eski kuşak bir Fotoğraf sanatçısı olarak bu konuyu Misyon edinerek Türkiye'de gezdirmeyi kararlaştırdım. İlk teklif İzmir'den, Bursa, Midilli, İstanbul Edirne, Ankara, Adana ve Van’dan geldi,sırayla bu ziyaretleri gerçekleştireceğim. BİN PINARLI İDA'NIN ÖYKÜSÜ ŞÖYLE KISACA ANLATAYIM…. Zeus ve Heranın Aşk yuvası 1750 m yükseklikteki sıra dağlarımız. Pegasus kanatlı atın yavrularını çoğalttığı Lapseki’ye kadar uzanır. Irmak Tanrısı Skamendros,un coşkuyla çağlattığı Bin pınarlı idanın sularında yıkanan tanrıcaların Saclarının Altından gercekleşmesi,Kral Piirimus,un bir kehanet nedeniyle dağda ölüme terk ettiği oğlu Paris Bir ana ayı tarafından emzilerek büyütülür.Büyüdüğünde cengaver,yaman,güzel bir genc olur.İdanın doruklarında tanrıların düğününde Nifak tanrısı ortaya bir altın elma atarak”Bu elma dünyanın en güzel kadınına der”Hera, Afrodit ve Athena bu konuda bir yarışa başlar ve Parisi bu konuda hakem tayin ederler.Bu sayede dünyanın ilk rüşvet olayı ve güzellik yarışması gerçekleşir. Hera,Parise Avrupa ve Asya krallığını, Athena, savaşlarda yenilmez ve Dünyanın en büyük cengaveri olmayı ve de insan üstü bir zekayı vaad eder, AFRODİT ise dünyanın en güzel kadınının Aşkını teklif eder,Aşkı tercih eden Paris elmayı Afrodite verir. En ğüzel kadın Yunan kralının eşi HELEN,dir,Paris bunu Yunanistandan kaçırarak Truva kentine getirir.Akaların ünlü şavaşı başxlar ve bir at hilesi ile bu şavaş Akalar’ın galibiyeti ile şonuçlanır.Truva atı Kazdağı köknarından gerçekleştirilmiştir. Felcli kral Genyamedesi oğlu AENES Sırtlıyarak İdanın doruklarına( Kazdağlarına) getirir. CENGAVER ve adilene özelligi ile AENES kısa zamanda geniş bir kavim kurar ve ALTINOLUK bölgesinde ANTRANDOS kentini kurar. Yıllar sonra Kazdağı köknarı ağaçlardan gemiler yaparak,Önce Yünanistan sonra İtalyaya gecerler.Bu arada AENESgüzel Laviania ile evlenir. Yıllar sonra Ateş tanrısının cizdiği kehanet gercekleşir,Aenessin torunları ,bir pren soyundan gelerek hain amcaları tarafından ormana terk edilir,Yavrularını kaybetmiş bir anne kurt tarafından emzirilerek büyütülürler ve ROMA’nın kuruluş öyküsü gerçekleşir Yıllar sonra Büyük İSKENDER, Altınoluk üzerenden Anadolu seferleri başlar, Biga cayırlarında GRAKİNOS savaşında Persleri yener,Anadoluda,Ortaoyun ve Tiyatro çalışmalarını yapan Ortaasya Türklerini tamanını toplayarak Yunanistan’da Örnek bir Tiyatro çalışmalarını gerçekleştirir. 1400 yıllarında Fatih Sultan Mehmet,Ho-calarının tavsiyesi üzerine Deniz şavaşsında başarı olup,İstanbulu fethetmek amacıyla İda,da Otağ kurar,Kazdağı köknarı ile gemiler, Kadırka koyunda inşa edilir .Bu işlemleri yapmak için ADANA-TAHTACI TÜRKMENLER getirilmiştir. Savaş bitiminde bu halk buraya yerleşmek ister.Bursalı AHMET VEFİK PAŞA(tarihte cadır yırtan paşa diye anılır.)Türkmenlere tapu vererek yerleşik düzen hayata geçilmesini sağlar. Bu arada Orta Asya Türklerin Şamanizim dini etkisinden ve Kazayağı kutsallığından dolayı,(SARIKIZ) kız evliya öyküsü gerçekleşir ve Dağın adı KAZDAĞLARI olarak anılmaya başlar.Edremit,in Şairi Cumhuriyet yazarı Sebahattin Ali (Hasan Boğuldu)öyküsü ile bu toprakları daha özenle incelenmesi konumunu getirmiştir,Kısacası bu topraklarda yaşamak her hangi bir dağda yaşamak gibi değildir,Efsaneler ile burada yaşamak Oksijeni, Maviye yaslanan yeşillikleri, Endemik bitkileri ile bir ayrıcalıktır,,,,,, Bu ayrıcalıkların,doğa özelliğinin Alpler kadar değerli bir oksijen cennetinde yaşama ayrıcalığını fark edemeyen eğoları yüksek, doğa sevgisi olmayan bir gurup insanlarımızda Zirveye ulaşan 25 km yolumuzun bakımlı, askeriye radardan dolayı güvencesini düşünmeden, stabilize oluşunu yadırgayıp, araçlarının pahalılığından dem vurarak, asfalt yol istekleri (Araç sürüş güvencelerini hiçe sayarak),Günübirlik Hasanboğuldu , Pınarbaşı ve Darıdere yollarının genişletilmesini, Zeytinli köyünden Milli Parklar büromuzdan,,, Yalama mevkiinde Kılavuz alınmasını,tüm bölgelerde giriş ücreti ve otopark ücretlerini sorun yaratarak huzursuzluk yaratan sayıları azda olsa günlük yaşantımızda sık sık rastladığımız,hatta bakanlık ve basın şikayetleriyle tehdit eden bazı kişiler bulunmasa , Milli Parklar şefliğinin çalışmalarına teşekkür yerine tenkit arayışları içinde bulunmasa, KAZDAĞLARI'NDA YAŞAMAK GERÇEKTEN DOĞA SEVERLER İÇİN BİR AYRICALIKTIR.HANİ DERLER YA ANLATILMAZ YAŞANIR,,,,,,,,,,