Onlar 9 kardeşti…
Onların başına gelen acı olayı dinlerken, çareler üretmeye çalışıyordum.
“Annelerine bir araç hızla çarpmıştı. Yavrularına son bir kez bakamadan, onlara sütünden veremeden yere yığıldı anne köpek… Minicik bedenleriyle annelerine koştular, annelerini koklayıp, onun tekrar hayata dönmesi için acı çığlıklar attılar. Ama annelerinin cansız sıcak bedeni git gide soğuyor, bomboş, karanlık ve soğuk dünyanın nefesini enselerinde hissediyorlardı. Acıyla inleyip, çığlık attılar hepbirden. Anneleri ses vermiyordu artık, katkası kesilmişti… Tüyleri ıslak asfalta yapışmıştı, vücudu kanıyordu. Evet, artık anneleri yoktu.” 9 Yavru köpeğin dramatik sonu, onlara sahip çıkan Hayvan Dostları Derneği Başkanı Nezahat Salon ve dernek üyesi bir bayan sayesinde biraz da olsa mutluluğa dönüştü. Şimdi kendilerine sahip çıkacak sıcak bir yuva bekliyorlar. Onların artık gerçek bir annesi olamayacak ancak biliyorum ki belki de ileride sıcak bir yuvaya kavuşacaklar. Onlar kadar şanslı olamayan ve acımasızca zehirlenerek öldürülen diğer köpekleri düşündüm.. Zeytinli ve Akçay’da yapılan köpek katliamı sonucu birçok ev ve sokak köpeği can çekişerek öldü. Gecenin karanlığında sonsuzluğa karıştılar, acı çekerek, titreyerek öldüler... Kimlerin yaptığını bilmiyorum. Ancak yaşadığımız dünyanın sadece insanlara ait olmadığını bilmeliyiz…Onların yaşama hakkını elinden alarak tehlikesiz bir dünyaya kavuşamayız. Ve şuna inanıyorum ki, en tehlikeli hayvan dahi hiçbir kötü düşünceli insandan tehlikeli değildir.. Hayvanları evlerinde sadece bir aksesuar olarak gören insanlar dışındaki gerçek hayvanseverlerin toplanıp, Hayvan Rehabilitasyon merkezi için elele vererek seslerini duyurması gerekir. Yetkililerin de gerekeni yapacağına olan inancımı hala yitirmedim. Öldürmek çözüm değil, insanoğlu’nun zavallılığının en büyük kanıtıdır.