UZUN LAFIN KISASI…
Seçim, meçim, sen kazandın, ben kazandım. Kimi kaybettiği koltuğu kaybetmekten kahreder, kimi hayal ettiği koltuğu kazanamadığından kahreder…
Ben, sen, o, biz ne kaybediyoruz, ne kazanıyoruz… Uzun lafın kısası bu… İşte bu yazıda ben, sen, o, biz, ne istiyoruzun yazısıdır. Hiçbir siyasi benim umurumda değil. Kim kazanırsa kazansın şayet;
*Ben, yakasından partisinin rozetini çıkarmış bir Cumhurbaşkanı istiyorum…
*Ben, benim bir insan olduğumu ve çeşitli sorunlarımın olabileceğini ve bahane uydurmadan çözümleyecek MECLİS istiyorum.
* Adurrahim KARAKOÇ’un “gene tehir etme üç ay öteye, bu dava dedemden kaldı hakim beğ” şiiri gibi ADALET istemiyorum.
*Adaletin tam bağımsız olduğu ülkede, ekonominin de rayına oturacağını bilen bir Devlet yönetimi istiyorum.
*Avukatlıktan hakim ve savcı yapılan partili, hukukçuların, yeniden elemeden geçirilmesin istiyorum.
*Liyakatın ön planda tutulmasını istiyorum…
*Cebimde taşıdığım paranın Tanzanya parasının altında ilan edilmemesini istiyorum.
*İl, ilçe gibi yerlerde siyasi parti görevlilerinin, devlet yönetiminde emir ve komuta mertebesinde olmalarını istemiyorum.
*POLİSİMİN, tamamen özerk, siyasetin emrinden çıkarılmasını istiyorum.
*UYUŞTURUCU torbacılarını değil, musluğun ana vanasının kesilmesini istiyorum.
*Ülkemin en huzurlu ülkeler sıralamasında, ilk beşten aşağı düşmemesini istiyorum.
*Hala mevcut olduğu söylenen FETÖ yandaşlarının afişe edilerek vatandaşlıktan çıkarılmalarını istiyorum.
*Sınır kapılarımızın teknolojiyi ayak uydurularak, yol geçen hanı olmaktan çıkarılmasını istiyorum.
*Kendi toprağımızda yetişen bütün tarım ürünlerinden yemek istiyorum.
*Yeşili katleden zihniyetin kökünün kazınmasını istiyorum
*GEÇİŞ VE KULLANMA GARANTİSİ sisteminin kaldırılmasını istiyorum. Üstüne üstlük dolar bazında garanti verilmesi geçim sıkıntısı içinde kıvranan halkın cebinden çıkmasının kaldırılmasını istiyorum.
*Basın özgürlüğünün uygar ülkelerle boy ölçüşebilecek hale getirilmesini istiyorum
*Mizah dergilerinin sansürsüz yayınlanmasın istiyorum.
*Uluslararası siyaseti, uluslararası ilişkilerde uzman bir bakanlığı teslim edilmesin istiyorum.
*Kamu ve belediyelerde israfın kökünün kazınmasını istiyorum.
*Belediye başkanlıklarında kaybedenlerinin ceketini giyip gitmesinin önünün kesilmesini istiyorum
*İçişleri BAKANLIĞININ tamamen siyasetin dışında tutulmasını, en ufak mahalleden metropollerde yaşayan insanları rozetli hizmet yapmasının önünün kesilmesini istiyorum.
*Bekçi kadrosunun tamamen, ülke insanın mahalle, cadde ve her bir vatandaşın güvenli huzurlu uyumasın sağlayacak mecralarda çalıştırmasını istiyorum.
*ATATÜRK DÜŞMANLIĞINA SON VERİMESİNİ İSTİYORUM.
*DİN vecibelerinin sadece ibadethanelerde yapılmasının sağlanmasın istiyorum.
*Cemaat ve tarikatların kamuda faaliyet göstermelerinin önünün kesilmesin istiyorum.
*Eğitimin modern ülkelerle boy ölçüşebilecek seviyeye getirilmesini istiyorum
*Üniversite yönetimlerin atanmasında, devletin müdahil olmamasını istiyorum.
*Silahlı kuvvetlerin, tamamen siyasetten arındırılmış atama ve terfilerinde özerk olmasını istiyorum
*Devlet yönetiminin sadece, yol köprü metro tünel YAPTIM diyerek, halkın refahının ihmal edilmeyecek bir yönetim istiyorum.
*Ekonominin yönetiminde, her kafadan sesin çıkmasının önlenmesi ve bu konunun uzman bir ekibe verilmesini istiyorum.
*Sağlık konusunda, ameliyat ipliğini bulamadığımız hale düştük, hatırlatmamıza gerek kalmaması nı istiyorum.
*Psikolojik hastalıkların yoğunlaştığı son 10 yıl içinde, RUH VE SİNİR HASTANELERİNİN çoğaltılmasını istiyorum.
*Elektrik faturalarımdan bile katkı payı alınan TRT tamamen siyasetten arındırılmalı. Ben son 10 yıldır ne radyosunu ne TV kanallarını izlemiyorum. İzlenecek haldan çıkartıldı. Ben Radyomu ve KANALIMI geri istiyorum. TRT’nin tamamen özerk olmasını istiyorum
Neyse, ben diye yazdım egoist değilim… Elbette sokaktaki BİZLERİN istedikleri. Bu konuda Partizanlık yapanlar, seçim yada seçimlerden sonra ağlarlar… Kişisel menfaatleri ön planda tutanların ağlaşmaya da hakları yok… Ülke partili, partisiz hepimizin… Beni parti ilgilendirmiyor.
Siyasilerin daima kullandıkları, CEK-CAK’ lardan mide bulantısı geldi. Yalanlarla halkın oyalandırılması cabası…
******************
( fotolu) AKÇAY’DA AKILLI KAVŞAK
BBB, sessiz sedasız bu kavşağa kazmayı vurdu. Zeytinli kavşağının yapılması aşamasında Akçay’a da yapacağız denmişti, sözlerinde durdular ve geçtiğimiz gün hızlı bir çalışma başlatıldı. Akçay’ın en büyük ihtiyaçlarından biriydi. Kaç can kaybettik bu kavşakta…
****************
OLİVECİTY
Yıkılıyor gibi oldu diye iki yıldır yazıyorum. Geçtiğimiz aylarda kiralık bez ilanı asılmıştı. Kaldırdılar, Terki diyar etmiş gibi, kendi haline bırakıldı. Arka tarafı lime lime dökülüyor. Yapımcı firma kendi tarafını onardı, pırıl pırıl yaparak bir mobilya firmasına kiraya verdi. Neyse dün sabah, Belediye ye ait –HALKA AİT- olan tarafında bir faaliyet gördüm.
· Kiraya mı verildi?
· Satıldı mı?
Her iki şıkta da, şartlar nedir? Kaç paraya kiraya verildi? Kaç yıllığına verildi, ya da satıldı ise kaç paraya satıldı? Halkın kendi malının hesabını elbette soracak. Halka kapılarını kapatmış bir halkın belediyesi olunmaz. İllaki deşeceğiz, deşsek de bilgi akışı yok… Olası yerel seçimde bu ekip aday olabilecekler mi, olabilecek sıfatları varsa halkın arasında nasıl dolaşacaklar merak ediyorum…
************
DÜŞÜNCENİN BİTTİĞİ YER
“İstanbul evet derse seçimde bu iş biter”
By. Erdoğan
Bizden not: Yanlış hatırlamıyorsam İstanbul evet demişti.
………………………………..
ÇÜŞ
ELAZIĞ STADININ TABELASINDAN ATATÜRK İSMİ KALDIRILMIŞ.
Nankörlük dinimize ters düşer. Birilerinin bunlara din dersi vermesi kaçınılmaz oldu.
BÜYÜTEÇ
Altınkum ATATÜRK CADDESİ… Belediye madem bu bulvar taşlarını yenileyecek ve onaracaktı, İLK ORADAN NEDEN BAŞLAMADI? Seçim üzeri dağ yolu gibi, hendeklerle dolu. En işlek cadde felç oldu.
……………………………………
KULAĞINIZDA KÜPE OLSUN
Para adamı bozar
Kamyon sözü