Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Selim Topçu, kalp krizinin kapıyı çalmadan önlem alınması gerektiğini söyledi.

Kalp krizinin, kalbin besleyici damarları olan koroner arterlerde tıkanıklık sonucu kalp kasının bir bölümünün beslenememesine bağlı meydana gelen hasar olarak tarif edildiğini ifade eden Özel Medicana Bursa Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Selim Topçu, kalp krizinin en ürkütücü tarafının ani gelişmesi ve ölümcül sonuçları olması olduğunu söyledi. Kalp krizinin tek bir sebebi olduğunu söylemenin zor olsa da iyi tarif edilmiş risk belirtilerinden bahsetmenin mümkün olduğunu belirten Topçu, "Birinci derece akrabalardan erkekte 55, kadında 65 yaşından önce kalp krizi geçirmiş olması, sigara içiyor olması, hipertansiyon hastası olması, şeker hastası olması en büyük belirtilerdir. Normal kalp damarının iç yüzeyi kanın akışını kolaylaştıracak hücrelerle donatılmıştır. Fakat yukarıda saydığımız risk belirtileri olan kişilerde bu hücre yüzeyi hasarlanarak hücre tabakasının altında kolesterol birikintileri oluşabilmektedir. Özellikle risk faktörü olan kişilerde stres, gerginlik, tansiyon yükselmesi, ağır bir yemek, spor veya efor sonrası plaklarda oluşan yırtılmalar veya çatlamalar kalp krizini başlatmaktadır. Plaklarda oluşan bu yırtıklar damarın o bölgesinde pıhtı oluşmasına sebep olarak kalp damarının tıkanmasına ve kalbin oksijensiz kalmasına neden olmaktadır" dedi.

Kalp krizinin ana belirtisi göğüs ağrısı olmakla birlikte nefes darlığı, baş dönmesi ve bayılma, kusma, mide bulantısı, soğuk terleme, çarpıntı, aşırı halsizlik belirtilerinin eşlik ettiğini ifade eden Topçu, "Baskı tarzında göğüs ağrısı hisseden birisinin aklına ilk gelecek durum kalp krizidir. Kalp krizi dışında başka bir durum örneğin, kas ve mide ağrısı gibi akla gelecek durumlar hastanın değil doktorun teşhis koyarken düşünmesi gereken durumlardır. Onun için göğüs ağrısı varlığında hastanın doktora gitmesini engelleyecek önerilerden kesinlikle uzak durulmalıdır. Birden fazla risk belirtileri olan birisinin kalp krizi geçirme ihtimali daha yüksektir. Bu riski düşürmenin ve dolayısıyla kalp krizini kapıyı çalmadan önlem alınmalıdır" şeklinde konuştu.