Türkiye İşçi Partisi (TİP) sivil toplum kuruluşlarının ziyaretlerine ara vermeden devam ediyor, bu kapsamda TÜMBELSEN ziyaret edildi ve karşılıklı fikir alışverişinde bulunuldu.
Ziyarette Karşıyaka Belediye Başkan Adayı Alp İçen, Karşıyaka İlçe Başkanı Gökçe Karahan, Belediye Meclisi Üyesi Adayları Ayşe Tutucu, Vedat Güler ve Tayfun Pezek ( Dıgıl Tayfun ) ile TÜMBELSEN yöneticileri arasında belediye işçi kesiminin sorunları ve sendikal mücadele konuşuldu.
TÜMBELSEN İzmir Şube Başkanı Nihat Filiz ve yönetim üyeleri; Fırat Belen, Nurcan Hükenek, Volkan Eser, Sevim Altındağ'ın sözlerinin ardından TİP Karşıyaka Belediye Meclis Üyesi Adayı Vedat Güler Sendikal anlamda yetkili bir sendikalı ve market çalışanı olarak söz aldı ve şunları söyledi;
"Türkiye’de işçilerin gençliğin siyasal katılımını etkileyen gelişmelerde 1980 askeri darbesi ve ekonomi politikalarındaki değişimi sıklıkla vurgulamamız gerekiyor. Düşününki işçinin ikramiyesi darbe sonrası alınan kararla 120 günü geçmiyor, son yıllarda ise özellikle sendikal örgütlenmenin önünün işverenler tarafından işçileri tehdit ediliyor, sendikal nedenlerle işten atmaların engellenmesi gerekiyor. Ülkemizde sosyal ekonomik ve iş güvencesi için bir araya gelerek sendikalı olmak için çabalayan işçilerin bu mağduriyetinin giderilmesi ve sendikal örgütlenmedeki yaşanan sıkıntıların aşılması onurlu işçiler için çok önemli."
Güler Sözlerini şöyle sürdürdü;
"Son olarak işçilerin bordrolu tüm çalışanların üzerindeki adaletsiz gelir vergisinin acilen düzenlenmesi ve işçilerin söz sahibi oldukça ülkemizin geleceği daha da güzelleşeceği düşüncesindeyim."
TÜMBELSEN İzmir 1 ve 2 No'lu Şube Başkanı Nihat Filiz de şöyle konuştu:
"Yaşamımızda farklı özelliklere sahip bireylerin siyasal alana katılımına yönelik tartışmalar genellikle temsil ile ilişkilendirilmekte ve karar alma süreçlerine dahil olmakla değerlendirilmektedir. Seçimler sonrasında milletvekilliğine veya Belediye başkanlıklarına kaç kadının ya da kaç işçinin seçildiği veya hangi meslek grubundan bireylerin temsil edildiğine yönelik analiz yapılmamaktadır. Bu durum karar alma süreçlerinde temsil edilmenin toplumun tüm gruplarını kapsamına yönelik farkındalığın artmadığını da göstermektedir. Biz TÜMBELSEN olarak sizleri kendimiz gibi görüyor aynı düşüncelere sahip olduğumuza inanıyoruz."
