Avukat Binici, Kıdem Tazminatı Fonu ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemini anlattı

AVUKAT ZAFER BİNİCİ, "YÜRÜRLÜKTE OLAN MEVZUAT GEREĞİ KIDEM TAZMİNATINDAN TAMAMEN İŞVEREN SORUMLU. GETİRİLMESİ PLANLANAN DÜZENLEMEDE İSE İŞÇİNİN MAAŞINDAN HER AY YÜZDE 3 KIDEM TAZMİNATI KESİNTİSİNİN FONA AKTARILARAK İŞ AKDİ SONA ERDİĞİNDE DOĞACAK İŞVERENİN YÜKÜ İŞÇİYE VE DİĞER PAYDAŞLARA DAĞITILACAK OLUP İŞÇİYE KÜLFET YÜKLENİRKEN, İŞVERENİN YÜKÜ YARI YARIYA AZALTILIYOR" DEDİ.

Avukat Binici, Kıdem Tazminatı Fonu ve Tamamlayıcı Emeklilik Sistemini anlattı

Cumhurbaşkanının 2022 yılında yürürlüğe gireceğini duyurduğu tamamlayıcı emeklilik sistemi ile günümüzde uygulanan kıdem tazminatının çalışma dönemi boyunca ödenen primler ile fonlaştırılarak emeklilik sistemine entegre edilmesi planlanıyor. Lider Hukuk Bürosu Avukatı Zafer Binici de yeni düzenlemenin ne gibi değişiklikler getireceğini anlattı.

Kanun değişikliğine ilişkin tasarı resmi olarak paylaşılmamışsa da basına yansıdığı kadarıyla yapılması düşünülen düzenleme ile günümüzde uygulanan sistemin hukuki olarak karşılaştırılmasını anlatan Lider Hukuk Bürosu Avukatı Zafer Binici, "Yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatından tamamen işveren sorumlu. Getirilmesi planlanan düzenlemede ise işçinin maaşından her ay yüzde 3 kıdem tazminatı kesintisinin fona aktarılarak iş akdi sona erdiğinde doğacak işverenin yükü işçiye ve diğer paydaşlara dağıtılacak olup işçiye külfet yüklenirken, işverenin yükü yarı yarıya azaltılıyor" dedi.

Avukat Binici, yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatı fesih ile alınması gereken toplu ödeme niteliğinde olduğunu ve işçi, işveren bünyesinde çalıştığı her bir yıl için 30 günlük ücret aldığını belirtti. Binici, getirilmesi planlanan düzenlemede ise bir yılını tamamlayan çalışanın 19 günlük ücretini kıdem tazminatı olarak alacağını, kalan 11 günün ise fonda tutulmaya devam edilerek emeklilik sistemine entegre edileceğini söyledi.

Avukat Zafer Binici, "Yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatı çalışanın fesih tarihindeki son ücreti üzerinden hesaplanmaktadır. Getirilmesi planlanan düzenlemede ise her ay maaşta yapılacak kesintiler fonda biriktirilecektir. Bu da çalışanların kıdem tazminat miktarının düşmesine neden olacaktır. Yürürlükte olan mevzuat gereği işçiye aynı olarak sağlanan sosyal yardım ve haklar da eklenerek giydirilmiş ücret üzerinden hesaplama yapılmaktadır. Getirilmesi planlanan düzenlemede ise maaş kesintileri üzerinden fona aktarım yapılacağından bu sosyal yardım ve hakların kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmama riski bulunmaktadır" şeklinde konuştu.

Yeni düzenleme ne gibi değişiklikler getirecek?

Avukat Binici, "Yürürlükte olan mevzuat gereği, işçinin bordro ve sigorta kayıtları gerçeği yansıtmadığı durumlarda mahkemelerce gerçek ücret tanık anlatımları ve emsal ücret araştırması ile tespit edilerek kıdem tazminatı hesaplanmaktadır. Ancak getirilmesi planlanan düzenleme ile dava süreçlerine son verilmesi planlandığından kurumlara bildirilen ücretin, gerçek ücretin altında olması durumunda çalışanların hak kaybına uğramasına neden olabilecektir. Yürürlükte olan mevzuat gereği çalışanlar, iş akdinin sona erdiği tarihten başlayarak bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile kıdem tazminatı alabilmektedirler. Getirilmesi planlanan düzenleme ile birlikte çalışanların uzun dava süreçlerinde önemli bir getiri sağlayan faiz getirisi de önemli ölçüde ortadan kaldırılmaktadır. Yürürlükte olan mevzuat gereği işçinin kıdem tazminatına hak kazanmak için muvazzaf askerlik, evlilik, yaş dışında emeklilik koşullarını sağlamak gibi kanuni nedenlerini sağlaması, iş akdini istifa dışında haklı nedenle kendisinin sona erdirmesi veyahut işverenin iş akdini haklı neden dışında sona erdirmesi gerekmektedir. Getirilmesi planlanan düzenlemede ise işçinin istifası ya da işçinin haklı nedenle iş akdinin sonlandırılması durumunda dahi fonda biriken tutarlar korunacaktır" diye aktardı.

"Yeni sistemde fona devir sağlandığından zaman aşımı söz konusu olmayacak"

Avukat Zafer Binici, son olarak şöyle devam etti:

"Yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatına hak kazanmak için 4857 sayılı İş Kanuna dayalı bir çalışan olmak gerekmektedir. Esnaf işletmesinde, ev hizmetlerinde çalışanlar, çıraklar, sporcular gibi iş kanuna tabi olmayan hizmet sözleşmesi ile çalışanlar kıdem tazminatı alma hakkı bulunmamaktadır. Getirilmesi planlanan düzenlemede İş Kanununa tabi olmayan çalışanlara yönelik hak sağlanması sağlıklı olacaktır. Yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatına hak kazanabilmek için aynı işveren yanında en az 1 yıl çalışmak gerekmektedir; ancak getirilmesi düşünülen düzenlemede yılı doldurmamış olsa bile çalışılan gün sayısına göre prim fon hesabında kalmaya devam edecektir. Yürürlükte olan mevzuat gereği kıdem tazminatı talebinin iş akdinin feshinden 5 yıl içinde ileri sürülmemesi durumunda alacak zaman aşımına uğramaktadır. Yeni sistemde fona devir sağlandığından zaman aşımı söz konusu olmayacaktır. Yürürlükte olan mevzuat gereği her ne kadar kıdem tazminatı imtiyazlı ve öncelikli bir alacak olsa da işverenin batması, iflas etmesi gibi durumlarda alacağın tahsil edilememe riski bulunmaktadır. Getirilmesi planlanan düzenlemede ise devlet garantili fona devir sağlandığından alacağın tahsil edilememe riski bulunmamaktadır."

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner144
SIRADAKİ HABER