Usta Kumpasçı
Edremit Belediye Başkanı Tuncay Kılıç, basın danışmanı olarak tanıştırdığı Ertuğrul Akçaylı’yı usta gazeteci olarak tanımlamıştı. Sağolsun, haberleri geliyor, görüyoruz. Usta bir gazetecinin böyle bir hataya düşmesi, alet olması kabul edilemez. Sen bir meslektaşımız, gözünün önünde tuzağa düşürülmesini sağlayıp, dövdüremezsin. İşte olayı duyanların yorumu da bu oluyor, ‘USTA KUMPASÇI’
Yahu kaç gündür yazmak istiyorum. Sen basın danışmanı olmuşsun. Aradan 2 ay geçmiş be Usta abicim, gel bir gazeteli dolaş. Kendini tanıt. bir konu olduğunda utanmadan ayağına çağırıyor. Senin anlamadığın konu şu, ben sana değil, sen bana muhtaçsın. Sen çünkü çalıştığın başkana hizmet etmek, reklamını yapmak için oradasın. İlişkilerini iyi kurup, haberlerini yayınlatman gerek.
Serhat arkadaşımızın bu olayda suçu yok. Tek hatası da senin ayağına gelmiş olması. Bu olaya kumpastan başka hiçbir şey denemez. İyi niyetli olsaydın telefonda ne için çağırdığını söyler, uyarırdın.
Belediyelere yanaşıp, kaldırımlarında kafeler kurmakla olmuyor. Kaldırım işgallerini yazıyorsun, çay bahçelerinin, işgallerini abarta abarta yazıp basına geçiyorsun. Kendin Akçay Belediyesi’nden, ‘nasıl olduysa’ kaldırımı alıyorsun, üzerine kafe yapıyorsun. İnsaf ya, insaf. Kaldırım üzerine kafe mi olur? Bir de böyle bir yeri Akçay Belediyesi’nin karşısına yapıyorsun. Bu nasıl işgaliye, bu nasıl hak?
Bu tür insanlara ortam sağlayan Belediye Başkanları’nın kendisine çok ciddi bir şekilde çeki düzen vermesi gerekir. İpin ucu bir koparsa başa çıkılmıyor. Birkaç kişi rant sağlarken, olan doğamıza, çevremize, kendi yurttaşımıza oluyor.
Güncelleme Tarihi: 28 Ocak 2009, 08:53