Dünya Şampiyonasına Hazırlanan 11 Yaşındaki Minik Sporcunun Hedefi Büyük

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinin motosiklet yarışmalarındaki gururu, ortaokul öğrencisi 11 yaşındaki minik sporcu Çağatay Çoklar dünya şampiyonasına hazırlanıyor.

Dünya Şampiyonasına Hazırlanan 11 Yaşındaki Minik Sporcunun Hedefi Büyük

Bugüne kadar katıldığı Türkiye şampiyonalarında birçok kupa sahibi olan ve 2021’de Türkiye üçüncülüğü ile 2022 yılında ise iki saniye farkla Türkiye şampiyonluğunu kaçırıp, Türkiye ikincisi olan Çağatay Çoklar dünya şampiyonasında ülkemizi temsil etmek için gün sayıyor.

Bu yıl Afyonkarahisar’da, 1-2 Eylül tarihlerinde Dünya Şampiyonası organizasyonu içerisinde yapılacak olan MXGP Akademi tarafından düzenlenen yarışmalara 65 ve 85 cc motosiklet sınıfında katılacak olan Çoklar’ın, son derece heyecanlı ve bir o kadar da hırslı olduğu öğrenildi.

Dünya şampiyonasına Türkiye’den sadece 5 motosiklet yarışçısına şans verildiğini kaydeden Çağatay’ın Ayvalık’ta motosiklet tamirciliği yapan babası Niyazi Çoklar ise söz konusu şampiyonaya Türkiye’den sadece 5 sporcunun davet aldığını ve bunlardan birinin de oğlunun olmasından duyduğu gururu aktardı.

Henüz bebekken geçirdiği bir rahatsızlık sonucunda oğlunun kulaklarında ciddi işitme kaybı bulunduğunu ve işitme cihazı ile normal yaşantısına devam ettiren oğlunun dünya şampiyonasında Türkiye’yi temsil edecek olmasının kendilerini heyecanlandırdığını söyleyen Niyazi Çoklar, “Ben, ülkem adına yarışacak olan oğlumun başarılı olabilmesi için elimden geldiğince her türlü maddi ve manevi desteği vermeye çalışıyorum. Ancak bu kez bu şampiyonanın mali portresi oldukça ağır ve ne yazık ki beni aşıyor. Bu yüzden de oğlumun bu şampiyonada iyi dereceler elde edebilmesi için sponsor firmalarca verilebilecek desteğe ihtiyacımız var. Umuyor ve diliyorum ki; bu destekle ülkemizin bu klasmandaki gururu Çağatay, dünya şampiyonasından en az ilk üç dereceye girebilecek bir sonuçla dönecektir” diye konuştu.

BAŞLANGIÇTA ANNESİ OĞLUNUN BU SPORU YAPMASINI İSTEMEMİŞ

Çağatay’ın baba mesleği olan motosiklet tamiri atölyesinde, motosikletleri göre göre motosiklet tutkusunun başladığını anlatan Niyaz Çoklar, “Oğlum resmi olarak 2021 de bu spora başladı. Merakı vardı. İşin aslı her ebeveyn çocukluğunun kahramanı. Ama tabiki çocuğun içerisinde de varmış. Ben motorculuğu 33 yıldır yapıyorum. Annesi Selin, oğlumuzun bu sporu yapmaya başladığını öğrendiğinde zaman neredeyse kalp krizi geçirecekti. Çağatay bize “Ben bu sporu yapacağım” dediğinde annesinden çok tepki aldık. Hatta süratle hareket eden motosikletin her an kaza yapabilme olasılığı nedeniyle birçok insandan da çok tepki aldık. Ama daha sonra çocuğun başarısını gördükten sonra tabiki biraz daha ılımlı bakmaya başladılar. Şimdi ise Çağatay’ın başarısını gören herkes oğluma ‘Gururumuzsun’, ‘Şampiyonumuzsun’ gibi motive edici sözlerle yaklaşıyorlar” dedi.

“KORKUYORUZ AMA GURURLANIYORUZ DA…”

Çağatay’ın bu sporu yaparken gerek yarışlarda, gerekse de antrenmanlarda defalarca kaza yaptığını söyleyen Baba Niyazi Çoklar, “Bu kazalarda çenesi açıldı. Parmağı kırıldı. Ayağını kırdı. Tüm bu olumsuzluklar karşısında da hiç yılmadı. Bu kaza yarışma sırasında bile başına gelmiş olsa, kalktı ve motosikletine binerek yarışmayı sürdürdü ve bugüne kadar da hiçbir yarışı yarım bırakmadı” açıklamasında bulundu.

Her yarışta parkurda yarışan oğlu kadar, izleyenlerin arasındayken en az O’nun kadar büyük heyecanı yaşadıkları dile getiren Niyazi Çoklar, “Tabiki yarışmalarda Allah korusun büyük bir kaza geçirmesinden endişe ediyoruz. Böylesi bir kazanın sonuçlarından korkuyoruz. Hatta yarışmanın son etaplarına gelirken, Çağatay dereceye girmek ya da şampiyonluk için mücadele ederken o an sesim soluğum kesiliyor. Biri bana soru soruyor cevap veremiyorum. Ama bu olumsuzluklara rağmen yine elde ettiği derecelerden de büyük gurur duyuyoruz. Bu elde edilen başarılar anne ve babası olarak bizim endişelerimizi, korkularımızı bir anda aklımızdan silip atabiliyor.  Ama en çok da Çağatay bu sporda başarılı olmayı kendisi istiyor. Biz O’nu zorlamıyoruz. Hatta ben defalarca,  ‘Oğlum artık bu sporu bırakalım’ dedim.  Çünkü ekonomik anlamda masraflı bir spor olduğu için de bizi sıkıntıya sokuyor. Ama çocuk artık bununla kendi özdeşleşmiş, kendi kafasında ben dünya şampiyonluğuna katılacağım düşüncelerinden dolayı hiçbir şekilde bırakma taraftarı değil” dedi.

“MOTOSİKLET TUTKUMUZ TAMAMEN HEYECANLI VE GURURLU BİR SERÜVENE DÖNÜŞTÜ”

Oğlunu motosiklet sporuna başlamadan önce, futbol ve tenis gibi farklı spor dallarına yönlendirmeye çalıştığını da anlatan Niyazi Çoklar, “İlk önceleri futbol oynamak istediğini söylemişti. Bende bir futbol okuluna yazdırdım. Kısa bir süre sonra, ‘Baba ben futboldan zevk almadım. Bir topun peşinden 20 kişi koşuyor. Ben buna hiç gerek duymuyorum’ dedi. Daha sonra tenise merak saldı. Bir tenis kulübüne yazdırdım. Bu kez de, ‘Elimizde raketlerle bir topa vuruyoruz. Top gidip geliyor. Bunun benim için herhangi bir çekiciliği yok’ dedi. Bir gün makul fiyata ikinci el 50 cc bir motosiklet denk geldi ve onu satın aldım. Doğum gününde de Çağatay’a hediye ettim. O güne kadar bir bisikleti vardı ve bisikletin arka tekerleklerinin yanlarında da denge terekleri bulunuyordu. O’na hediye ettiğim motosikleti kullanabilmesi için, önce bisikletindeki bu denge tekerlerini söktü ve bisikleti denge tekerlekleri olmadan kullandı. İnanın aynı gün motosikletini de kullanmaya başladı. O günden sonrada da bizim motosiklet tutkumuz tamamen heyecanlı ve gururlu bir serüvene dönüştü. Şimdi biz bu yolda ilerlemeye ve yol kat etmeye devam ediyoruz” diye konuştu.

“HEDEFİ; BİR GÜN KENAN SOFUOĞLU YA DA TOPRAK RAZGATLIOĞLU GİBİ DEV SPORCU OLABİLMEK”

Motosiklet kullanma konusunda gerçekten becerili olduğunu fark ettikten sonra Çağatay’ı kendi yaş grubundaki sporcuların bulunduğu koşullarda gerçekleştirilen yarışmalara sokmaya karar verdiklerini aktaran Niyazi Çoklar, “İlk yarışmada, hani annelerimiz bize der ya bir numara büyük alalım da seneye de giysin diye biz de buna bir numara büyük motor aldık seneye de kullansın diye. Ama biz hata yapmışız aslında Acemiliğimize denk geldi.  Yeni aldığımız motoru 85 cc de ilk defa yarıştığı sene de hiç kullanmamıştı. Sezon finalinde genel klasmanda Türkiye 3.sü oldu. İlk senesinde. Gerek şansı yaver gitti gerek mücadele verdi ve programı takip etmesinden kaynaklı güzel sonuç elde etti. ‘Bu yeni aldığımız motor bizi yoracak’ dedik. 85 cc de aldığımız motorun boyu yüksekti. Çağatay’ın boyu yetmiyordu zaten. O’na yaşına uygun kullanması gerektiği yeni bir motor aldık. Bu motorla yarıştırdık. Her yarışta birincilik, ikincilik, üçüncülük gibi derecelerle şeref kürsüsüne çıktı. Geçen yıl her şey çok güzeldi. Bu sene Süper Moto, motor yarışlarının düzenlenip, düzenlenmeyeceğini bilmiyoruz. Çünkü sezonun neredeyse yarısına geldik ama inşallah olur olmazsa da zaten önümüzdeki yıl yurt dışındaki yarışmalara katılmayı planlıyoruz. Her insanın yaşamı boyunca kendisine idol olarak gördüğü örnek kişilikler vardır. Çağatay’ın da hedefi; bir gün bu sporun en başarılı isimleri olan Kenan Sofuoğlu, Toprak Razgatlıoğlu ve Cihan Öncü gibi sporcu olabilmek. Şu anda da onların yolunda ilerlemeye çalışıyor” dedi.

“MOTOSİKLET TUTKUSU DERSLERİNE ENGEL DEĞİL”

Minik sporcunun motosiklet tutkusunun okuldaki eğitim ve öğretim hayatını olumsuz etkilememesi için bazı önlemler aldıklarını da anlatan Niyazi Çoklar, “Okuldaki dersleri kötüye doğru gittiğini gördüğüm an, hemen bu durumu bahane ederek Çağatay’a motosiklete binmeme cezası veriyorum. O’na; ‘Bunu bugün yapmadın, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmedin bu hafta sana motor kullanmama cezası veriyorum’ diyorum. İnanın çok değil bir sonraki hafta olumsuz giden dersler bir anda yukarı yönde bir ivme kaydediyor. Genel bakıldığında oğlumun okuldaki derslerine ait sınavları iyi durumda. İşitme engeli olduğu için biraz içine kapanık bir ruh hali var. Çok ders yapmayı sevmeyen biri ama işitme sorunu olmasından da kaynaklanan dikkat dağınıklığı var. Bundan kaynaklı bazı sorunlarımız oluyor. Buna rağmen sınıfını ‘Teşekkür Belgesi’ ile geçtiği de oluyor.  Aslında öğretmenleri, Çağatay’ın çok zeki ve akıllı olduğunu ancak çok sıkılgan olduğunu söylüyorlar.  ‘Sıkılgan olduğu içinde bizim anlattıklarımızı duymadığını, anlamadığını düşünüyoruz ama aslında bizi çok iyi anlıyor ve dinliyor’ diyorlar. İşitme sorununa artık alıştı. Artık onunla özdeşleşti. Bu sorunla yaşamaya alıştı” dedi.

“ 5 YAŞINDAKİ KARDEŞİ DE AĞABEYİNİN YOLUNDA…”

Çağatay’ın 5 yaşındaki kardeşi Mert’in de ağabeyi gibi daha şimdiden motosiklet kullanmaya başladığını anlatan Niyazi Çoklar, “Küçük kardeşi de başladı bu sene. Afyon’da ki ilk yarışmasına katıldı. Yarışmayı en sondan birinci olarak tamamladı ve buna çok sevindi. Çocuklarımın benden sonra şu an ekmek paramızı kazandığımız motosiklet tamir atölyemizi yürütmelerini arzuluyorum. Çünkü biz anne ve babası olarak onların her an yanlarında olamayacağız. İllaki bu işi öğrenmelerini istiyorum.  Bu memlekette doktor çok, avukat çok ama okumayan adamın işi yok. Arkadan gelişen bir nesil yok. Birilerinin tuvaletçi de olsa bu gibi meslekleri de yapması lazım. Gönlümden geçen iki oğlumda bu işi yapması” diye konuştu.

DÜNYA ŞAMPİYONASINDA HEM RAKİPLERİ HEMDE EKONOMİK OLANAKSIZLIKLARLA MÜCADELE EDECEK

Motocros yarışmalarının çoğunlukla çamurlu parkurlarda gerçekleştiğine işaret eden Niyazi Çoklar, “Bu yüzden de, her yarışta birkaç takım koruyucu kıyafete ihtiyacımız oluyor. Ekonomik sebeplerle yedek kıyafetimiz olmadığı için çamurlanan bu kıyafetleri araba yıkama makineleriyle yarışma sahasında yıkamak zorunda kalıyoruz. Çadırlarda kurutuyoruz. Kurutma makinesiyle de kuruttuktan sonra çocuğa geri giydiriyoruz. Tekrar yarışa hazırlıyoruz. Oysa olması gereken her yeni yarışa çıktığında yeni bir kıyafeti giymektir. Kuru kıyafeti giyip yarışa çıkmaktır.  Tabi bunun yanında her yarışta bir lastiğimiz gidiyor. Bir lastiğin maliyeti en az 2-3 bin lira. Bunların yanı sıra yarışmalara kendi aracımızın arkasına bağladığımız üzerinde motosikletlerimizin olduğu römorku bağlayarak gidiyoruz. Takdir edersiniz ki; geçtiğimiz yıla nazaran mazot fiyatları 3’e 4’e katlandı. Geçen sene bin 500 TL’ye gittiğimi yarışmalara bu yıl 5 bin TL’ye gidemiyoruz. Bıraktırmak istiyoruz ama çocuğun kafasında olan hayalleri var. Onu da kıramıyoruz. Elimizden geldiğince yetişmeye çalışıyoruz. Yetişemediğimiz yerde artık hobi olarak yapacağız. Mesela bir takım kıyafet ve lastik sipariş ettik. Bunların yedekleri olması gerekiyor. Dünya şampiyonasında diğer ülkelerden gelecek sporcular yanlarına bunların haricinde yedek motosikletlerini bile getiriyorlar. Komple motor yapabilecekleri yedek malzemeleri bile var. Bizim yanımızda bir tane çıkma lastiğimizin yanı sıra benim büyümüş tişörtlerim var. Ama problem değil gurur verici bir şey. Türkiye’de Motosiklet Federasyonu tarafından dünya şampiyonasına davet edilen 5 çocuktan biri de benim oğlum. Düşünün dünya şampiyonasına bu şekilde gideceğiz. Bu yüzden de gerçekten ülkemizi temsil edeceğimiz böyle bir şampiyonada bize destek olabilecek sponsorlara ihtiyacımız var. Dünya şampiyonası Çağatay için çok önemli hem Türkiye’yi temsil edecek, hem de eğer dereceye girebilirse kariyerine yepyeni bir gurur dolu halka daha katmış olacak ” diye konuştu.

(Suat Salgın)

Körfezde Haber®

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner144
SIRADAKİ HABER