Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karşıyaka İlçe örgütü, 13 yaşındaki kız çocuğuna yapılan
cinsel istismarı Karşıyaka Adliye binası önünde protesto ederek basın açıklaması yaptı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karşıyaka İlçe başkanı Levent Güçlü, belediye meclis üyeleri,
CHP Seçim ve Hukuk’tan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Ahmet Doğukan Gül ve CHP örgüt
üyeleri de açıklamada hazır bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Sekreteri Deniz Ceylan Arslan, açıklamasında; bu iğrenç olayın
erkek egemen bir toplumda yaşandığını ve kadına değer verilmediğinin en büyük örneği
olduğunu söyledi. Çocuklara, kadınlara yapılanlara göz yummanın, sessiz kalmanın, bu
yapılanlara ortak olmanın ahlaksızlık olduğunu vurgulayan Ceylan, “Sessiz kalan, iyi hal
indirimi alan, beraat eden, az ölçülerde ceza alan suçluların gün yüzü görmemeleri en büyük
temennimizdir” dedi. 
Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Sekreteri Deniz Ceylan Arslan’ın okuduğu basın açıklaması
şöyle:
“Ben bir kız evladıyım, kız erkek fark etmez bir anneyim, kadınım ve ülkemde yaşananlar
adına utanç duyuyorum. Daha 13 yaşında oyun oynaması, lise sınavına hazırlanması gereken
küçücük bir kız çocuğu. Kimimizin kızı, kimimizin kardeşi, O kız çocuğuyuz hepimiz, ister
yaşı küçük ister büyük hepimiz korkuyoruz. Okulda ayrı, işte ayrı korkuyoruz. Bu korku
iliklerimize kadar işletildi. Ülkemde sayısı belli bile olmayan tacizi tecavüzü yaşayan çocuğuz
biz! Senelerce devam eden ve bir kişinin dahi çıkıp bu olay yanlış demediği, erkekliğini
tatmin etmek uğruna bir çocuğa kıydığı iğrenç gerçekler bunlar. İstanbul’un göbeğinde. Bu
iğrenç olay erkek egemen bir toplumda yaşadığımızın ve kadına değer verilmediğinin en
büyük örneğidir. Çocuklarımıza kadınlarımıza yapılanlara göz yummak, sessiz kalmak, bu
yapılanlara ortak olmak ahlaksızlıktır. Sessiz kalan, iyi hal indirimi alan, beraat eden, az
ölçülerde ceza alan suçluların gün yüzü görmemeleri en büyük temennimizdir. Öpmeye
kıyamadığımız çocuklarımıza bunları razı görenler, susanlar bizlere ahlak üzerinden siyaset
yapmasınlar! Kravat takarak duruşma salonlarında ağlayan pişmanım diyen suçlulara ortak
olmasınlar! Bu ülkenin evlatlarına sahip çıkmanızı istiyoruz. Sahip çıkamam diyorsanız da
oturduğunuz tüm koltuklardan istifa edeceksiniz! Tecavüze, tacize kasteden ile bu suçlulara
göz yuman da aynı derece suçludur. Buradan başta olmak üzere hükümet yetkililerine ve
adalet bakanlığına sesleniyorum. Artık Yeter! Bu iğrenç saldırıların bir tanesi sizlerin başına
geldiği zamanda sessiz kalacak mısınız, yoksa adalet o zaman işleyecek mi? Biz buradan
haykırıyoruz! Sizlerin el bebek büyüttüğü kız çocuklarınızla Ayşe teyzemizin Fatma
teyzemizin büyüttüğü kız çocukları arasında fark var mıdır? Bu adalet bir gün hepinize lazım
olacak o adalet sistemi ya şimdi işleyecek ya da bizler bu adalet sistemi işleyene kadar her
gün burada adalet sarayı önünde eylemlerimizi gerçekleştireceğiz. Biz buradayız ve
çocuklarımız için var olmaya devam edeceğiz. Ya bu mücadelemizde yanımızda olun ya da
biz yok olana kadar bu mücadeleye devam edeceğiz. Çocuk Susar Sen Susma.”

(Doğan Prepol)