(Özel) Bugüne kadar kullandığınız maskeleri unutun

Bursa’da üretilen yüzde 100 yerli maske, tasarımının yanı sıra TSE’nin yıkanabilir kumaş maskeler için belirlediği standartlara uygun olması ile de dikkat çekiyor. Mikrofilament bir kumaştan üretilen maske ayrıca 30 yıkama sonrasında dahi yüzde 90’nın üzerinde filtrasyon özelliği taşıyor.

(Özel) Bugüne kadar kullandığınız maskeleri unutun

Bursa’da üretilen yüzde 100 yerli maske, tasarımının yanı sıra TSE’nin yıkanabilir kumaş maskeler için belirlediği standartlara uygun olması ile de dikkat çekiyor. Mikrofilament bir kumaştan üretilen maske ayrıca 30 yıkama sonrasında dahi yüzde 90’nın üzerinde filtrasyon özelliği taşıyor.

Bursa’da 40 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren tekstil firmasının yeni kuşak temsilcisi Berrak Durmaz Er’in girişimi olan Truvital firması yaptığı titiz çalışmaların ardından TSE belgeli olan yüzde 100 yerli maskeyi üretmeyi başardı. Bugüne kadar kullanılan yıkanabilir kumaş maskelerden farklı olarak 30 yıkama sonrasında da yüzde 90’ın üzerinde filtrasyon özelliğini yitirmeyen maske hakkında bilgi veren markanın sahibi Berrak Durmaz Er, “Maske kullanımı Ocak ayı ile birlikte hepimizin hayatına girdi. Bazı tekstil firması ellerinde hazır bulunan kumaşlardan maskeler üretmeye başladı. Fakat bu kumaş maskelerin bir koruyuculuğu bulunmuyordu. Biz de hem yıkanabilir, tekrar kullanılabilir hem de koruyucu özelliği yüksek olan bir maske üretme fikriyle yola çıktık. Uzun süre doğru kumaşı bulmak için araştırmalar yaptık. Sonunda teknik bir tekstile giren mikrofilament bir kumaşla bu ürünü geliştirmeye karar verdik. Bir yandan kullanımı rahat ve keyifli, bir yandan ’tarzıyla koruyan’ aksesuar tadında, trendlere uygun maskeler üretmeye başladık” dedi.

Korona virüs salgınının başlangıcında hiçbir yerde maske bulunamadığına da değinen Durmaz Er, “İnanılmaz yüksek fiyatlara maskeler satılıyordu. Merdiven altı üretimlerin haricinde de koruyuculuğu gözetmeksizin üretimler yapılıyordu. Hijyen koşulları çok kötü olan yerlerde medikal maske adı altında ürünler üretilmeye başlandı. Firmaların birçoğu da stok kumaşlardan maskeler üretti. Salgının başlarında maske konusunda çok bilinçsizdik. DTÖ ve TSE ancak Mayıs ayından sonra yıkanabilir ve tekrar kullanabilir kumaş maskeler için olması gereken standartları yayınladı. Biz de maskemizi bu standartlara uygun şekilde üretme prensibini esas aldık. Koruyucu ve doğru bir ürün olmasına çok özen gösterdik. Ciddi araştırmalar sonucunda imalatına başladığımız ürünleri kendi truvital.net internet sitemiz üzerinden satışa sunduk’’ diye konuştu.

Bugüne kadar herkesin farklı farklı birçok maske kullandığını belirten Durmaz Er, “Maske kullanımı yaygınlaştıkça bilinç arttı. İhtiyaçlar, şikayet ve talepler bizi kullanımı hem pratik hem de konforlu olan maskemizi oluşturmakta yol gösterdi. Bizim maskelerimiz başın arka kısmından ve enseden bağlanıyor. Kulak acıtmıyor. Ayarlanabilir lastik kullanıyoruz ve patenti bize ait olan stoperimiz marifetiyle yüze tam oturum sağlıyoruz. Üstelik maskeyi takmadığınız zaman boynunuzda bir aksesur, bir fular gibi de taşıyabiliyorsunuz. Maskelerimizin tamamı çift taraflı kullanılabilir özelliktedir. Bir maske ile iki farklı stile sahip olabilirsiniz. Yine tamamen bizim maskelerimizin çift taraflı kullanımına uyumlu, özel, kırılmaz ve paslanmaz burun teli geliştirdik. Maskelerimizin yüzde 100 yerli üretim olmasıyla ve TSE standartlarına uygunluğu ile gurur duyuyoruz. TSE’nin koyduğu şartlara göre 5 yıkama üzerine yüzde 90 filtrasyon özelliği isteniyor. Bizim maskemiz ilk testte 10 yıkama için, yüzde 95 üzerinde filtrasyon özelliğine sahip olarak geçti. Daha sonra 30 yıkama için tekrarlattığımız testlerden de yüzde 90 ile 92 arasında bir değer aldı. Bizim maskemizi 30 gün boyunca her gün yıkayıp, yüzde 90 üzerinde filtrasyon ile gönül rahatlığı ile kullanılabilirsiniz” şeklide konuştu.

Salgınla birlikte sağlığımızı korumaya yönelik ürünlere olan ilginin arttığını ve maske üretiminin yanı sıra antibakteriyel özellikleri olan farklı ürünler de üretmeye başladıklarını ifade eden Durmaz Er, “Sağlık ve hijyen konuları çok daha önemli hale bir geldi. Bizde bunu her gün kullandığımız ürünlere uyarladık. Tamamen organik ya da geri dönüşümlü materyallerden üretilen, çevreye dost, sürdürülebilir kaynaklardan temin edilen ve sürdürülebilir şartlarda üretilen kıyafetlerden havlulara, cep telefonu kılıflarından dezenfektan taşımaya yardımcı bilekliklere kadar birçok ürünü markamızın çatısı altında kullanıma sunuyoruz. Tamamen insan sağlığını korumaya yönelik, modaya uygun bir marka oluşturmak istedik” dedi.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner144
SIRADAKİ HABER