Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, 24-26 Kasım tarihleri arasında Antalya’da “Hayatımız Maden” sloganıyla düzenlenecek olan “Madencilik Çalıştayı" öncesi bir araya geldi.
4 yıllık aradan sonra çalıştay öncesi İstanbul Maden İhracatçıları Birliğiyle bir araya gelerek sektörel güncel gelişmeleri değerlendireceklerini ve bu birliktelikten mutluluk duyduklarını aktaran Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, düzenlenen basın toplantısında düşüncelerini aktardı. Kaya, “Bu sektör 35 yılda harikalar yaratan bir sektör. Bugünde bunu başardık. Bu tabloda fotoğraf vermenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Öteleyen bizi önceleyen bir anlayışı yönetimimizle gerçekleştirdik. İstanbul Maden İhracatçıları Birliği ile bir ilki başlattık. İMİB, TİM içindeki en köklü en büyük birliğimiz. Kuruluşuyla, büyüklüğüyle İMİB önemli bir konumda. Ortak paydamız ülke. İMİB’le daha çok güçlendik. Son 3,5 sene içerisinde sektörde şunu gözlemledik. Soyut değil somut verilerle gittiğimizde başarıyor ve olumlu sonuçlar alıyoruz. Biz üretici ihracatçı birlikleriyiz. Birlik üyelerimizin yüzde 96’sı üretici ihracatçı. Sektörün üretimine, sorunlarına bizi ilgilendirmez diyemeyiz. Sektörde beraber hareket etmemiz gerekiyor. Sahada gereken katkıyı koyamazsak ihracat yapma şansımız olmaz. Mal olmazsa neyi satacağız. Bu kapsamda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Ekonomi Bakanlığımızdan pozitif bir ayrımcılık görüyoruz. Sahadan götürdüğümüz sorunların çözümünde hızla yol kat ediyoruz” dedi.
“Sektör birlikteliklerin bir an önce bir araya gelmesi lazım”
Düzenlenen basın toplantısında söz alan İMİB Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer ise sektör birlikteliklerin bir an önce bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayarak 4 yıllık aradan sonra bir araya geldikleri için mutlu olduklarını ifade etti. Dinçer, “Son 4 yıldır EMİB ile İMİB sektör kurul toplantılarını da yapamaz durumdaydı. Bir şekilde bir araya gelinemiyordu. Sektörümüzün tüm birliklerinin bir araya gelmesi gerekiyor. Tüm derneklerimizin birbiri ile çatışmadan aynı masada oturabilecek, sektörümüzün sorunlarını konuşacak durumda olması gerekiyor. Bu sektörümüzün için önemli bir durumdur. 5 Kasımdan sonra EMİB ile beraber nasıl ortak hareket edebiliriz? Nasıl beraber hareket edebiliriz? Diye düşünmemiz lazım. Kurumumuz birken, bizim bir olmamamız kötü bir durumdu. Sektör toplantılarına başladık. Dünyanın önemli şehirlerden yapılan fuarlardan birinin de İzmir fuarı olması dolayısıyla İzmir fuarını da canı gönülden destekliyoruz. 1100 firmamız buraya katılıyor. 10 aylık dönemde 2017 yılında Türkiye maden ihracatı 3 milyar civarında bu da değerde yüzde 27,3 gösteriyor. Birim fiyatımızda da bir artış söz konusu. Doğaltaş 1 milyar 697 milyon dolar” dedi.
“2023 hedefi 15 milyon dolar”
2023 yılında belirledikleri 15 milyar dolar hedefine ulaşabilmeleri için ruhsat ve izinlerin ivedi halledilmesi gerektiğini söyleyen Dinçer, “Doğaltaş ve madende artış içerisindeyiz. Kamu kurumlarından alacağımız desteklerle bu birlikteliğimizi onlara da göstereceğiz. Bugüne kadar yapmış oldukları sektörümüze fayda getirecek yasalarla ilgili ekonomi bakanlığımıza teşekkür ediyoruz. Ama sektörün çözülmesi gereken problemler var. Sektörümüze 15 milyar dolar 2023 hedefi var. Bunları yakalamak için ruhsat ve izinlerin kısa zamanda çözülmesi gerekir. Yeni ürünleri elde edebilmemiz ve arge çalışması yapabilmemiz için izinlerimizin çok daha hızlı çıkması için yapılması gerekenleri talep edeceğiz önümüzdeki dönemde. Sektörümüzün çok sorunları var bu sorunları çözmek için hep beraber yol alacağız” diyerek 2023 e emin adımlarla gitmek istediklerini aktardı.
“Türkiye’nin geleceği madenlerde”
Antalya’da düzenlenecek maden çalıştayında sloganlarının ‘Hayatımız Maden olduğunu ifade eden Dinçer, Türkiye’nin geleceğinin madende olduğunu sözlerine ekledi. Dinçer, “Televizyonumuzda da telefonumuzda da maden ürünü var. Diş macununda bile yediğimiz ekmekte bile maden var. Hayatımız maden. Madene olumsuz bakan kesimlere bunu anlatabilmeliyiz. Biz demeliyiz ki madenleri çıkarmak yeni teknolojinin geliştiği bu çağda madene karşı çıkmak gibi bir durum söz konusu olamaz. Madenleri çıkarmak zorundayız. Çıkaracağız. Milli maden politikası çok doğru yaklaşımdır. Türkiye’nin geleceği madenlerde. Biz teknolojik ürünler üreten, bunları dünyaya satan bir ülke değiliz. Ancak 30 sene daha diğer ülkeleri yakalamamız kolay olmayacaktır. Türkiye’de çok çeşitli madenler var, biz bunları çıkarmalıyız ve ülke ekonomisine kazandırmalıyız. Hayatımız maden sloganıyla çıktığımız bu çalıştayda çok önemli sonuçlar elde edebileceğimizi düşünüyoruz. İMİB olarak düzenleyici kurumlar arasında yer alıyoruz. Hayatımız maden dediğimizde bizler çevre hassasiyeti olanlara sektör paydaşlarımıza da herkese hayatımız madeni içselleştireceğiz. Biz bunu her yerde anlatmalıyız hayatımızın maden olduğunu ve madeni üretmek zorunda olduğumuzu üretmemiz gerektiğini söylememiz lazım” diye konuştu.