Toplantıya, maden firması yetkilileri ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkililerinin
yanı sıra Kazdağları Ekoloji Platformu, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, İda
Dayanışma Derneği, Çan Çevre Derneği gibi çevre örgütleri ile Çataltepe ve Nusratiye köylüleri başta
olmak üzere çevre köylerden gelen vatandaşlar katıldı.
Marmotek Madencilik tarafından Çataltepe Köyü yakınlarında, Çinko, Kurşun, Bakır (Kompleks) Yeraltı
Maden İşletmesi Kapasite Artırımı, Kırma Eleme ve Zenginleştirme Tesisi'nin Büyük İskender'in
Gronikos savaşına giderken ordusuyla geçtiği Kolonai (İliokolone) Antik Kenti'ne sadece 3 km
uzaklıkta olduğu, ayrıca koruma statüsünde olan boz ayıların yaşadığı bölge de bulunduğu vurgulandı.
Yapılan konuşmalarda Lapseki, Çardak ve cevre köylerin içme suyunu sağlayan Bayramdere Barajının
Nurol Holding altın işletmelerinin yanı sıra Marmotek kurşun, bakır işletmelerinin kirletici etkisine
maruz kalacağı vurgulanarak şu bilgiler verildi:
"Proje kapsamında 1 yıl arazi hazırlama ve inşaat aşaması, 10 yıl işletme dönemi ve 2 yıl rehablitasyon
dönemi öngörülmüştür. 10 yıl boyunca yılda 12 ay, ayda 30 gün, günde 22.5 saat dinamitle patlatmalı
yeraltı ocağı işletilecek. Yıllık 500 bin ton cevher, 175 bin ton pasa atığı olacaktır. Patlamalar deprem
etkisi yaratacak, evler zarar görecek, tozlu, puslu hava solunacak, akciğer hastalıkları başta halk sağlığı
sorunlarına yol açacak. Proje büyük oranda orman katliamına neden olacak. Faaliyetin gerçekleşeceği
proje alanı Çanakkale il merkezine 57 kilometre mesafede, Lapseki ilçe merkezine 22 kilometre
mesafede bulunmaktadır. Proje en yakın haneye 1.1 kilometre uzaklıktadır. Maden sahası içinde
kalan Nusratiye Köyü atık barajına 1.53 kilometre uzaklıkta, tesisin pasa alanı ise Çataltepe köyü
merkezine 1.25 kilometre uzaklıkta yer almaktadır. Nusratiye Göleti ve köyler tehlike altındadır.
Binlerce insanın geçim kaynağı, onbinlerce dönüm tarım arazisini sulayan su kaynakları madencilik ve
kirlenme tehlikesi ile karşı karşıya. Marmateks zenginleştirme tesisi yöre halkından onbinlerce kişiyi
yoksullaştıracak, sağlık sorunlarına yol açacak. Proje alanı Nusratiye Göleti'ne 300 metre, Gürgendere
Göleti'ne 1.44 kilometre, Kozçeşme Göleti'ne 3.45 kilometre ve hem içme, hem sulama su kaynağı
olan Bayramdere Barajı mutlak koruma alanına 8.46 kilometre mesafededir. Proje kapsamında,
bölgedeki su kaynaklarının tespiti için hidrosensus kapsamında arazi çalışması gerçekleştirilmiştir. 13
adet çeşme, 5 adet kaynak-çeşme ve 10 adet kaynak olmak üzere toplam 28 adet yeraltı suyu noktası
tespit edilmiştir."
Atık sular
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, Marmotek Madencilik
tarafından işletilen kurşun, çinko, bakır madeni projesinin kapasitesinin arttırılmak istendiğini,
zenginleştirme tesisi ve atık barajı da yapılmak istendiğini belirterek, şu bilgileri verdi:
"10 bin dönümlük ruhsat alanında, 6 bin 900 dönüm için ÇED izni talep ediliyor. Yapılması planlanan
zenginleştirme tesisi, pasa depolama alanı ve atık barajı için en az bin dönüm ormanlık alan tamamen
yok olacak. Ayrıca, 1 ton cevherin işlenmesi için 4 ton su kullanılacağı hesabıyla, 500 bin ton cevher
için yılda 2 milyon ton, ayda 166 bin ton, günde 5 bin 500 ton su kullanılacak"
Köylülerin suyu
ÇED toplantısı yapılan projenin Nusratiye Göleti’ne 300 metre mesafede bulunduğunu, yakın köylerin
sulama suyu ihtiyacını bu göletten karşıladığını vurgulayan Süheyla Doğan, şöyle devam etti:
"Yalnız yakın köylerden olan Dişbudak Köyü’nde günde 10 ton süt üretiliyor. Bölge 1. deprem bölgesi.
Ayrıca bir kilometre mesafede antik Kolonai Kenti var. Proje, Nusratiye ve Gürgendere göletlerinin su
toplama havzasında yer alıyor. Bu bölgedeki ormanların yok olması sonucu göletleri besleyen dereler
ve dolayısıyla göletler de susuz kalacak. Su olmayınca tarım da olmayacak"
Toplantıda köylüler, yerleşim yerlerine bu kadar yakın olan atık barajları ve pasa depolama alanlarının
hem insan sağlığı hem de yöredeki tarımsal üretim açısından zararlar yaratacağını söylediler. Köylüler,
"Suyumuz biterse, hayvancılık da, tarım da biter. Bizler suyumuzu madene vermek istemiyoruz,
köylerimizin yakınında maden istemiyoruz" şeklinde konuştular. (Doğan Prepol)