Evet ! yine başın sağolsun TÜRKİYE. Bitmedi..bitmiyor bir türlü..
YAŞANILMAZ HALE GELEN DÜNYAYA ÇOCUK DOĞURMAK İSTERKEN BİN KEZ DAHA DÜŞÜNÜN !
Bu GENÇLERİ , 
birileri dayılanıp da vursun ya da bıçaklasın diye yetiştirmiyoruz biz. Bir hiç uğruna kaybedilen, Çankaya Üniversitesi'nde bir araştırma görevlisiydi ve çok yazık oldu bu gencecik eğitimciye..maalesef.. 
O CANİ , ÜNİVERSİTEYE BIÇAK ve SİLAH ile NASIL GİREBİLMİŞ ya da 4.cü sınıfa kadar nasıl gelebilmiş ? Acaba DİREKT 4. SINIFTAN BAŞLATILMIŞ  mülteci miydi ?
Arkadaş , iyilik yapılan , kontenjan ayrılıp işe alınan , savaşın etkisiyle topraklarımıza gelen ya da gönderilen mülltecilerin bazıları , okul hizmetlileri , temizlik görevlisi, okullara öğrenci , otobüste , yolda yürürken ,  minibüs şöförü olarak , servis şöförü , eve gelen tesisatçıları olarak içimizde maalesef tehlike saçıyorlar. Kırk yıldır başımıza gelmedik kalmadı. Kaybolan çocuklar , okullardan , hastanelerden kaçırılanlar..
BUNLARIN daha çok TİTİZLİKLE TAKİP EDİLMESİ GEREKİYOR.
1993 yılında öğretmenlik yaptığım okula Türkçesi anlaşılmayan bir öğretmen göreve başlamıştı. Benden STAJYERLİK DOSYAMI ısrarla istiyordu. Hevesle başladığım öğretmenlik görevimin ilk yıllarıydı. Yararlandığım , özenle hazırladığım o dosyam hep yanımda olurdu. BENİ ÖĞRETMENLER ODASINDA TEHDİT EDEREK , üstelik saldıracağını farkettiğim o öğretmen demeye bile dilimin varmadığı şahıs , benim bir yılda emekle hazırladığım DOSYAMI ELİMDEN ALMIŞTİ. Dosya o gidiş.. geriye kalan hevesi kırık bir ÖĞRETMEN. TABİİ EMEKLİ OLANA KADAR da YORGUN , YIKIK DÖKÜK OLUYORSUN..Yıllar sonra da tekrar başa dönülüyor ..  
"Elinka"  Emel Güneş