Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, adliye binası önünde toplanan Balıkesir Barosu Ayvalık Temsilciliği bünyesindeki avukatlar, silahla yaralama suçundan 5 yıl hapis yatıp tahliye olan Abdullah Türkoğlu tarafından kendisine tazminat davası açan avukat Servet Bakırtaş'ın öldürülmesine yaptıkları basın açıklamasıyla sert tepki gösterdi.
Ayvalık Baro Temsilciliği adına Avukat Sedat Sami Taşdelen’in seslendirdiği basın açıklamasında, “ İstanbul Barosu’na kayıtlı meslektaşımız avukat Servet Bakırtaş, sadece ve sadece mesleğini icra ettiği, tehditlere boyun eğmeden işini yaptığı ve davasından vazgeçmediği için ofisini basan bir cani tarafından katledildi. Üzüntümüz sonsuzdur” denildi.
“ÖFKELİYİZ”
Açıklamada, “Failin eylem kastı, meslektaşımızın vekillik göreviydi. Ve aslında onun nezdinde katledilen yine savunma hakkı, yine bağımsız yargı, yine işlesin diye mücadelemizi ısıttığımız adalet sistemiydi. O yüzden öfkeliyiz. Gün geçtikçe artan ve soluksuz devam eden avukata yönelik şiddet ve cinayet eylemlerini önlemek için avukat güvenliği, etkin soruşturma, caydırıcı ceza diye yükselen sesimize kulak tıkayan sisteme öfkeliyiz. Avukatlığın bir kamu hizmeti olduğunu görmezden gelen cehalet perdesi hala ve ısrarla aralanamadığı için öfkeliyiz. Onca eylemin girdabında, avukat sorunları ve çözümü konusunda meclis araştırma komisyonu kurulması talebimiz milletin meclisinde reddedildiği için öfkeliyiz. Avukatı toplum nazarında değersizleştiren, etkisizleştiren, ekonomik açıdan diz çöktüren her şeye öfkeliyiz. Biliyoruz ki, bir mesleğin ‘ölümü göze alarak’ sürdürülmesi bizim suçumuz değil. Ama ölüme fırsat veren her ne varsa işte onun mağduruyuz. Bu yüzden yıllarca içimize kustuğumuz öfkemizi artık taşıyamıyoruz” ifadeleri kullanıldı.
“MESLEĞİMİZ VE MESLEKTAŞIMIZ ADINA HUKUKİ SÜRECİN BAŞINDAN SONUNA KADAR VARIZ”
Avukatlık mesleğinin itibarını zedeleyen uygulamaların, meslektaşlarına yönelik sistematik saldırılar karşısındaki duyarsızlığın ve nihayetinde yaşanan cezasızlık politikalarının mimarlarının bu katliamda pay sahibi olduğunu savunan Avukat Sedat Sami Taşdelen, “Mesleğimiz ve meslektaşımız adına hukuki sürecin başından sonuna kadar var olacağımızı ifade ediyor, avukatın güvende olmadığı bir ülkede hiçbir vatandaşımızın güvende olamayacağını bir kez daha haykırıyoruz. Ayrıca avukatların uzun bir süredir yaşamakta oldukları sosyo-ekonomik sorunlar, son dönemde ülke çapında yaşanan ekonomik ve mali olumsuz tabloyla birlikte, olağan dışı bir şekilde artmış; pek çok meslektaşımızın mesleğini sürdürebilmesini imkânsız kılacak bir hâl almıştır. Avukatların karşı karşıya kaldıkları ekonomik şiddetin boyutları, başta mesleğe yeni katılan meslektaşlarımız olmak üzere her birimizin hayatlarını derinden etkileyecek, avukatlık ve savunma hizmetlerinin verilmesini engelleyecek seviyeye ulaşmıştır. Türkiye Barolar Birliği’nin ve baro yönetimlerimizin bu büyük çaplı sorunun derinleşmesinin önüne geçilebilmesi için yaptığı uyarılar ve girişimler maalesef görmezden gelinmiştir” dedi.
“MENFUR SALDIRIYI KINIYORUZ”
4 Haziran 2022 günü gerçekleştirilen 1. Değerlendirme Toplantısı sonunda hazırlanan ve Baro Başkanları ile Genel Kurul Delegeleri tarafından imzalanarak kamuoyuna açıklanan deklarasyonda, avukatlık faaliyetlerinin önündeki engellerin kaldırılmaması ve avukatların içinde bulunduğu ekonomik zorlukların giderilmesine yönelik adımların ivedilikle atılmaması hâlinde, yeni adli yılın açılışıyla birlikte CMK atamalarının durdurulması ve duruşmalara girmeme de dahil olmak üzere uluslararası sözleşmelerin, Anayasa’nın ve kanunların avukatlara tanıdığı demokratik hakların kullanılması hususunda bir an bile tereddüt edilmeyeceği; içinde bulunulan koşullar görmezden gelinmeye devam edilirse, temsil yetkisinden alınan haklara dayanarak aşamalı eylem planlarının hayata geçirme kararlılığında olunduğu güçlü bir şekilde vurgulandığını belirten Taşdelen, “ Bu deklarasyonun arkasında olarak, hafta başında TBB başkanı ve baro başkanımızın da dahil olduğu heyetin Adalet Bakanı ile görüşmesinin neticelerini dikkatle takip ediyoruz. Taleplerin karşılanmaması halinde deklerasyondaki her hususa eylem birliği içerisinde katılacağımızı da belirmekteyiz. Tam da bu noktada, ısrarlı ve kararlı tavrımızın arkasında olduğumuzu, meslektaşlarımızın başta can güvenliği ve ekonomik geleceği olmak üzere her türlü sorunlarının çözümü için kararlılıkla hareket edeceğimizi bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunarken; bir kez daha merhum meslektaşımız Av. Servet Bakırtaş’ın nezdinde savunmaya yönelen menfur saldırıyı lanetliyor; meslektaşımıza ve saldırıda hayatını kaybeden Öznur Tufan’a Allah’tan rahmet; ailelerine, sevenlerine ve camiamıza başsağlığı diliyoruz” diye konuştu.
(Suat Salgın)
