Koronavirüs pandemisine rağmen 40 milyon dolarlık yatırım planı açıklayan Hastavuk, kendi bünyesinde kurulan 3 yeni şirket ile doğal yem ve depolama alanında da hizmet verecek. Balıkesir’de Avrupa’nın en büyük kuluçkahanesi, Bursa’da 50 bin tonluk tahıl depolama tesisi kurmaya hazırlanan firma, organik yem üretip, doğal damızlık ve doğal ileri üretim tesisleriyle Türkiye’de olmayan yeni doğal ürünleri pazara sunacak.
1 Hazirandan itibaren ekonomi de kontrollü hayata geçti. Ekonomide bir rahatlık olması bekleniyordu. Ancak gıda sektörü bu rahatlığı tam olarak yaşayamadı. Türkiye 2019 yılında 51 milyon turist ağırlamıştı. Şu anda bu turistten yoksun. Şehir otellerinin büyük bir bölümü çalışmıyor. Turistik oteller ise en iyi ihtimalle yarım kapasite çalışıyor. Bu durum tüketim kalıplarının daralmasına sebep oldu. Restoranlara baktığınızda insanların içerisinde hala bir endişe hala bir tereddüt var. Özellikle fast food zincirleri döner zincirleri normal çalışmalarının ancak yüzde 30’una ulaşabildi. Gıda sektörü iç piyasada çok ciddi bir talep daralmasıyla karşı karşıya herkes yaz ayı ile birlikte tüketim miktarlarında artış olacak diye beklerken gıda sektörde bu tam tersi. Gelen turistlerin olmayışı otellerin tam randımanlı çalışmaması sektördeki bir çok işletmeyi zora soktu. Rotasını farklı pazarlara çeviren firmalar kazandı. Avrupa ve iç pazarda ısrarcı olanlar ise arz olmadığı için ürünlerini ya soğuk hava depolarında şoklayarak saklamak ya da çok düşük maliyetinin altına satmak zorunda kaldı.
Pandemiye rağmen Güney Marmara’da 40 milyon liralık yatırım planı açıklayan Hastavuk firmasının Genel Müdürü Şahin Aydemir, firma olarak Sansui adalarından Sierra Leone’ye kadar ihracat yelpazelerini genişletip krizden korunduklarını anlattı.
Yeni şirketlerle yeni iş sahalarında hizmet
Koronavirüse rağmen yatırım palanlarını ertelemediklerini belirten Aydemir, "Ülkemizin potansiyeli çok güçlü. Biz de çok ciddi çalışmalar yaptık. Bu yıl yaklaşık 40 milyon dolarlık bir yatırım planımız vardı. Bu yatırım planlarımızdan vazgeçmedik. Şuanda fiilen devam ediyoruz. Balıkesir’de Avrupa’nın en büyük kuluçkahanesini kuruyoruz. Yine Susurluk’ta büyükbaş yem üretimi için çalışmalarımızı başlattık. Kısmet olursa bu yılın 3. çeyreğinde fiilen hem yurtçi hem de yurtdışı pazarlarda mal sunacak ve tamamen doğal yem üreten hem büyükbaş için hem küçükbaş için hem de kanatlı için yem satan bir işletmeyi bünyemize katıyoruz. Ayrıca hammadde çağımızdaki en önemli unsurlardan biri olmaya başladı. Pandemi ile beraber ülkelerin kendi tarım ürünlerini desteklemesi ve kendi tarım ürünlerini genişletmesi konusu var. Bize bu dahilde lisanslı bir şekilde Haslidaş adında bir şirket kurduk, orada da ülkemizde üretilen tahılları depolayıp hazırlayıp halkın hizmetine sunabilecek ihracata sunabilecek 50 bin tonluk yeni bir depo sistemine geçiyoruz. Orada da yeni bir yatırımımız var. Yine damızlık konusunda doğal ve doğal sürecinde büyüyen doğal damızlık diye yeni bir şirketimizi gündeme getiriyoruz. Bununla beraber şuanda Türkiye’de olmayan, dünyada çok revaçta olan tamamen doğal ürünler üretecek yeni damızlık ırklarını Türkiye’ye getiriyoruz. Bu sayede özlenen o doğal üretim sürecine katkı koyacak doğal damızlıklarımızı da yeniden devreye sokmuş olacağız. Yumurta da değişik formda yumurta üreten ırklarımız elimizde olacak. Bu konudaki çalışmalarımızı önümüzdeki günlerde bildireceğiz" dedi.
Sansui adaları ile Sierra Leone’ye kadar ihracat
Pandemi sürecinde de firma olarak çalışanlarla birlikte sürekli pozitif düşündüklerini belirten Şahin Aydemir, "Bu yıl biz yatırımlarımıza devam ediyoruz. İstihdamı arttırmaya devam ediyoruz. Yatırım yaparken ya acaba bu kadar kriz varken yatırım yapmak doğru mudur? düşüncesine kapılmadan attığımız adımları tekrar kontrol edip tekrar etüt edip yola çıktık ve attığımız adımların doğru olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizin üretmeye, ihraç etmeye ihtiyacı var. Bizde ihracat odaklı yeni pazarlar oluşturduk. Bu arada beyaz et sektöründe Türkiye’den ilk defa ihracat yapılan Sansui Adalarından Sierra Leone’ye kadar ihracat yelpazemizi geliştirdik. Mevcut pazarlardaki daralma ile beraber yeni pazarlar yeni arayışlar içerisine girdik. Japonya’daki pazarımızı daha da güçlendirdik. Oradaki ortaklarımızı oradaki çalışmalarımızı daha da genişlettik. Bu yıl yapacağımız son yatırım ise şuan Türkiye’deki ileri işlem tesislerinden daha farklı bir üretim tesisi ile tamamen doğal bir ileri işlem tesisi kuracağız. Burada sosis, salam. şinitzel, nugget gibi ürünlerin dışında şu anda Türkiye pazarında çok bilinmeyen ama dünya hinterlandında son tüketicisi tarafından teveccüh gösterilen ürünlerimiz olacak" diye konuştu.