Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın Maden Yönetmeliği’nde değişiklik yapılmasına dair yönetmeliğinin Resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesine ait tepkiler sürüyor.
Bu kapsamda; Ayvalık Belediyesi, Ayvalık Kent Konseyi, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle, zeytin üreticilerinin katılımıyla, “Haydi Ayvalık hep birlikte zeytinime dokunma” sloganıyla Cumhuriyet Meydanı’nda bir basın açıklaması yapıldı.
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, zeytin üreticileri, muhalefet partileri, çevreci kuruluşlar ve vatandaşların katıldığı basın açıklamasında, konuşan Ayvalık Kent Konseyi Başkanı Halil Coşkun, bakanlığın aldığı kararın kaldırılacağı güne kadar tepkilerini sürdürmeye devam edeceklerini söyledi. Daha önce yedi kez denenip, yükselen toplumsal tepki ile geri çekilen, zeytinliklerin imara açılması düzenlemelerinin, bu kez Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından, bir başka amaçla; ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak gerekçe gösterilerek yeniden gündeme getirilmesinin kabul edilmez olduğunu ifade eden Coşkun, “Çevre Kanunu’nda belirtilen ikinci maddenin açıklamasında; faaliyetleri sırasında veya sonrasında doğrudan veya dolaylı olarak çevre kirliliğine, ekolojik dengenin ve çevrenin bozulmasına neden olan gerçek ve tüzel kişilerin tarifi yapılmıştır.Dünyada birçok ülke, iklim ve gıda krizi ile mücadele için elektrik ihtiyacının karşılanmasında kömür yakıtlı termik santralleri terk edip, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelirken, ülkemizde tarım,orman, mera ve zeytinlik araziler taş ve maden ocaklarıyla tahrip edilmeye devam edilmektedir. Bu yönetmelik değişikliği ile Zeytinlikleri yasa dışı yollarla tahrip etmekte ve el koymakta olan madencilik sektörünün hukuksuz müdahalelerine meşruiyet kazandırılmaya çalışılmaktadır” dedi.
“ZEYTİNLİKLERİ YOK EDECEK OLAN YÖNETMELİK DEĞİŞİKLİĞİ İPTAL EDİLMELİDİR”
Muhalefet partilerinin ilçe başkanlarının da yaptıkları konuşmalarla söz konusu karara tepkiler gösterdiği eylemde; açıklamayı seslendiren zeytin üreticisi Sinan Avcı yapılan düzenlemenin kanuna aykırı olduğunu savundu. 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunu’nun 20. maddesine göre 'Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegetatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevî atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez. Yönetmelikle yapılan bu düzenleme kanuna aykırıdır.” ifadelerini kullandı.
Yüzlerce zeytin fidanının dağıtımının da yapıldığı etkinlikte kalabalığa seslenen ve tepkisini dile getiren Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, “Mübadele öncesi ve sonrasında bu topraklarda zeytin ağacı, zeytin ve zeytinyağı her zaman var olmuştur, biz bu emaneti atalarımızdan nasıl aldıysak, gelecekteki kuşaklara da öyle teslim edeceğiz. Hatta üzerine yeni zeytin fidanları dikerek, iki milyon olan zeytin ağacı sayımızı üç milyona, beş milyona çıkararak yeni zeytinlik alanları yaratarak Zeytinin başkenti Ayvalık olarak örnek gösterileceğiz. Bunu sizlerle geçimini zeytinden zeytinyağından sağlayan üreticilerle el ele kol kola birlikten güç doğar sloganıyla gerçekleştireceğiz” dedi.
“İZİN VERMEYECEĞİZ”
Zeytinliklerin gece yarısı sessizce çıkarılan yönetmeliklerle yok edilmesine el birliğiyle karşı çıkacaklarını vurgulayan Başkan Ergin, üreticinin, ekmeği, aşı ve geçim kaynakları olan zeytinlikleri üç beş maden çetesine teslim etmeyeceklerini söyledi. Dünyada zeytinlik alanlarının madencilik faaliyetlerine açılmasını mümkün kılan tek ülkenin Türkiye olduğunun altını çizen Belediye Başkanı Mesut Ergin, buna izin vermeyeceklerini belirtti. Başkan Ergin konuşmasını şöyle sürdürdü:
“ZEYTİN AYVALIK MUTFAĞINDA BAŞROLDEDİR”
Bin yaşında bir anıt zeytin ağacı bin yıldır meyve veriyor. Şu an başlayıp bin yıl devam edeceğiniz başka bir hayat var mı dünya üzerinde. Zeytin sadece bir ağaç değil, nesillerden nesillere aktarılan bir kültür mirasıdır. Zeytin Ayvalık mutfağında her zaman başroldedir. Ayvalık’ta her evin girişinde “hayat altında” mutlaka bir zeytinyağı küpü olur. O bizim çocukluğumuzun kokusudur. Sadece koku değil bir hayatın bir kültürün sembolüdür. Hatırası ve heyecanıdır. Zeytin bir yıl var bir yıl yoktur, bunların hepsi kültürün birer parçasıdır. Zeytini katletmek, bir kültürü bir medeniyeti katletmektir. Sadece on yıl boyunca çalışıp doğayı talan edecek, insanlığa ve tüm yaşama zarar verecek bir maden için zeytinliklerimizi böyle bir bereketi feda edemeyiz buna kimsenin hakkı yok.Zeytinlik, olduğu ortamda zeytinliktir. Zeytinliği taşıyacağınız yer yoktur. Varsa zaten orası da zeytinlik yapılmıştır. Madencilik faaliyetinin bitiminde, o alanın tekrar zeytinciliğe uygun hale gelemeyeceği çok açıktır. Asırlık zeytin kesildikten sonra rehabilite edileceği taahhüdünün gerçekle bağdaşır bir yönü bulunmamaktadır.Zeytin bulunduğu yerdeki köylünün, çiftçinin, çevre halkının geçim kaynağıdır. Köylüler zeytin geliri ile çocuklarını okutur, evlendirir. Ülkemizdeki yüz binlerce çiftçinin yaşamı yalnızca zeytine bağlıdır. Bir zeytin ağacının büyümesi yıllar almaktadır. Yok edilen zeytinliklerin kısa sürede yerine getirilmesi mümkün değildir. Bu nedenlerle Danıştaya Anayasamızın koruma kalkanına rağmen çıkarılan yönetmelik için yürütmeyi durdurma ve iptal davamızı açtık sonuna kadar da hep birlikte takipçisi olacağız” diye konuştu.