Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, iklim değişikliklerinin zeytin ağacına olan etkisi masaya yatırıldı.
Ayvalık’ta bu yıl; Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Ayvalık Ticaret Odası, Ayvalık Ziraat Odası, Ayvalık Esnaf ve Sanatkârlar Odası, Ayvalık Zeytinyağı Tadım Laboratuarı tarafından organize edilen 16. Zeytin Hasat Festivali programının ikinci gününde ilçeye bağlı Çamoba kırsal mahallesinde bir sempozyum düzenlendi.
Ayvalık TEMA İlçe Sorumlusu Haluk Aysu’nun modaratörlüğünde gerçekleşen sempozyuma; Boğaziçi Üniversitesi “İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi” Yönetim Kurulu ve Fizik Bölümü Kısmi Zamanlı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, Bornova Zeytincilik Araştırma Enstütüsü’nden Yüksek Ziraat Mühendisi Dr. Ayça Akça Uçkun ve Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytincilik ve Zeytin İşleme Programı Öğretim Görevlisi Dr. Mücahit Kıvrak konuşmacı olarak katıldı.
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin’in yanı sıra Ayvalık Ziraat Odası Başkanı Hasan Baysal, Türk Kızılay’ı Ayvalık Şube Başkanı Mehmet Anıl Okyar, zeytin sektörü temsilcileri, zeytin üreticileri ve kalabalık bir vatandaş topluluğu hazır bulundu.
Sempozyumda konuşan Prof. Dr. Murat Türkeş, dünyadaki iklim modellerine bakıldığında önümüzdeki yılların daha sıcak, kurak ve şiddetli yağışlara gebe olduğunu vurgulayarak, “Bu süreçte zeytin üretim alanlarının değişeceğini ve zeytin rekoltesinin de özellikle yağış koşullarının uygun olduğu ya da sulama alanlarının yeterli olduğu coğrafyalarda atmosferde artan karbondioksit birikimiyle başlangıçta önemli bir değişiklik olmayabilecek. Ancak daha sıcak ve kurak koşullarla birlikte bir yandan zeytin coğrafyası değişeceği gibi zeytin rekoltesi de düşmeye başlayacaktır.” dedi.
Bornova Zeytincilik Araştırma Enstütüsü’nden Yüksek Ziraat Mühendisi Dr. Ayça Akça Uçkun da, iklim değişikliğinden zeytinin de olumsuz yönde etkileneceğini kaydederek, “Türkiye’de güney bölgelerine bakıldığında tropikal zeytin türlerinin yetişmeye başlayacağını görebileceğiz. Bununla birlikte zeytin ağaçlarının iç bölgelere ve kuzeye doğru kayabileceğini görebileceğiz. İklim değişikliklerinin başladığı 100 yıllık sürece bakıldığında, mesela Akhisar Bölgesi’nde hiç görmediğimiz antrapoz hastalığı nüksetti. Sofralık zeytin bu hastalık nedeniyle iyice büzüştü ve hastalık zararlılarını o bölgeye topladı. Aynı durum Aydın yöresinde de zeytinler geç karardı ve olgunlaşamadı. Geçen sene 18 ve 27 Mayıs tarihlerinde bir sıcaklık artışı meydana geldi. Zeytinlerin çiçeklerinde dökülmeler meydana geldi. Coğrafi İşaret ile ilgili yaptığım çalışmam sırasında şunu gördüm; deniz kıyısında olan zeytinler nem etkisi nedeniyle kurtuldu. Dağlık bölgelerde olan zeytinlerde bu kurtuluştan nasiplerini aldı ama iç kısımlarda yetiştirilen zeytinler tamamen zarar gördü. Ayvalık yöresinde ise zeytin ağaçlarında aşırı yaprak dökümünden dolayı hastalık prim yaptı.” açıklamasında bulundu.
“ZEYTİNİN KARBONDİOKSİT EMİSYONUNA KATKISININ ÇOK BÜYÜK”
Çözüm konusunda da görüşlerini ifade eden Dr. Ayça Akça Uçkun, “Çözüm noktasında ilk olarak organik madde miktarını topraklarımızda arttırmamız gerekiyor. Bunun içinde kompost uygulaması yapacağız. İkincisi artık toprağı çıplak bırakmamamız gerekiyor. Aşırı toprak işlemenin azaltılmasının yanı sıra atalarımızın aslında doğru olan ancak bizlerin sanayileşmeyle vazgeçtiğimiz zeytin üretim sistemlerine geri dönmemiz gerekiyor. En önemli üçüncü faktör ise su konusudur. Sulamada da, damla sulama sistemi karbondioksit emisyonunu azaltan güçlü bir yöntemdir. İkincisi ise alternatif akılı sulama sistemleri oluşturabiliriz.” diye konuştu.
Dr. Ayça Akça Uçkun zeytinin karbondiosit emisyonuna katkısının çok büyük olduğuna işaret ederek şöyle devam etti;
“Şu anda bütün zeytinlikler yılda 900 bin ton karbondioksit emisyonun katkıda bulunuyor. Dolayısıyla zeytin; hem zeytinyağı olarak şifa, hem de karbondioksit emisyonu konusunda insanlığa faydalı”
Sempozyumun konuşmacısı Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytincilik ve Zeytin İşleme Programı Öğretim Görevlisi Dr. Mücahit Kıvrak ise bu yıl geç hasat yapılmasının sebebinin yağış olmaması olduğunu belirterek, “Özellikle Ayvalık çok kritik bir bölge. Buranın kuzeyinde yağış varken, güneyinde ise yağmur yok. Aydın’a 6 ay hiç yağmur düşmedi. Bu durum ciddi anlamda yağ üretim rekoltesini de düşürdü. Türkiye bitkisel yağ açığı olan bir ülke. Bizim her bir damla yağa ihtiyacımız var. Bu yüzden de zeytinyağı üreticileri çok önemli. Hasat ın yapıldığı dönemler mutlaka ama mutlaka soğuk ve serin olması gerekiyor” dedi.
Sempozyumun sonunda katılımcılara plaketleri Belediye Başkanı Mesut Ergin ve protokol üyeleri tarafından takdim edildi.